genellikle evli insanlara yakistirilmayacak hadise.. sevmek de neymis pehh.. en basta herkesce karsi cikilan bir durum. ya da soyle sorularla;'' ya senin karin sevseydi baskasini?''
acaba insan ben bunu sevecegim diye karar verebilir mi? sevmek serbest olsun tamam ama sevdicege yaklasmak mi yasak olan veya ayiplanan..
derhal evi satıp sevilen kişinin yanına koşulmalıdır. işte o zaman evsiz olarak başka birini seversiniz. bir süre parkta yatarsınız ama samanlığın seyran olma durumu da var *
evli iken başkasını seviyor olmak elbette dogal karsılanmalıdır. kim sevgiye karsı koyabilir ki. evlendıgın adam sana sorumsuzca davranıyor aşşağılıyor sevgıden mahrum bırakıyorsa bız sevgıye muhtaç olarak dunyaya gelen ınsanlar elbettekı evlı olsa bıle baska bırını sevebılıriz. sevgi bu öcü değil. hakedene hakettiğini verme dünyası. söz konusu evliyken başka biriyle sevişmek midir? yorumlardan anladıgım kadarıyla belkı. evet. bilmem.
ask ne zaman , nerde , nasil bulur insani belli olmaz. su durumda ; evli iken birini seviyor olmak durumu seven icin cok zor ( allah yardimcisi olsun ), inanilmaz zor bir durum olmakla birlikte ;
hem evli , hem seviyor birisini , hem de dayanamayip evli oldugu halde (bosanmadan), isi fiiliyata dokup gidip o sevdigiyle beraber oluyorsa , yatiyorsa , sonra da kocasina veya karisina rol kesiyorsa eger dunyanin en mide bulandirici insanidir.
zorunlu bir evlilik yaşayan kişilerin bir ömür boyu içinde bulunacağı durum. zira bu ülkede halen kızları sırf babaları istedi diye uygun görülen biri ile evlendirilir ki bazen bu duruma erkeklerde kurban olur ailesinin baskısı ile evlenmiştir ama aklı hep o kızdadır...
sevmeye hiçbir şeyin engel olamayacağını gösteren, medeni kanun kaynaklı yaptırımsal yürek sıkıntısı ve düzen karşıtı duygu demeti.. çoğunlukla sadece sorgulanan şey, yapılan hataya onlarca kişinin ortak olması ve iki kişinin şahitlik etmesidir... sevginin peşinden gidilmeli midir? ki bu ayrı bi başlık konusu olsa da anket formatında olduğu için yasaklanacağından düşünüp cevap tasarlamak yasaktır. ayrıca tüm yasak duygular gibi gizlenmesi emredilse de "sessiz sedasız sevmek de bi yere kadar kardeşim" deyip coşmak yürek ve cesaret ister.. hayat ve hayal sayısı kadar bilinmeyene sahip bir denklemi çözmek gibidir evli iken bir başkasını seviyor olmak.. denklemin en bilinmezi de "sevmek" tir.
türkiye'de kadınların büyük bir kısmının, erkeklerinde belli bir oranının yaşadığı durum.
neden kadınlar dedik?
bizdeki bu gelenek görenek hikayeleri hepinizin malumu. dar çevrelerde kızlar belli yaşa gelince ufaktan ufaktan dokundurmalar başlar. sürekli imalar, ironiler alaylar fiziken olmasa da psikolojik olarak kızın üzerinde baskı oluşturur. o anda kızın kişisel duyguları hesaba katılmaz.
kızımız en sonunda bir başkasını sevse de görücü usulü diye tabir edilen biçimde ya da karşısına çıkan ve evlenmeye niyetli ilk adamla evlenir.
evlenir ancak ortada bir sevgi yoktur.
sadece toplum değerleri (!) işlesin diye seviyor numarası yapmak zorundadır.
o değerler ki evliliği bir rahatlama sembolü olarak görmektedir ne de olsa. iki kişi evlendiyse her şey yolundadır.
oysa genç kızın hayalleri, umutları bambaşkadır ve yanındaki erkek bunlara uygun değildir.
adam özünde iyi biri olursa kızın şansınadır ancak yine de erkeğin evde yaptığı her şey batar. öpmesinde, sarılmasından, dokunmasından iğrenir. geceleri zulüm gibidir onun için.
elinde imkanlar varken evli de olsa sevdiği erkeğe gider. bunun adı aldatmakdır, ihanettir fakat ortada bir sevgi, bir tutku daha da önemlisi bir aşk olmadığı için söz konusu ihanet tamamen evlilik birliğinin korunması için bulunan sadakat hükmüne aykırıdır. onu da kim takarsa artık...
adam gibi boşanırsın olur biter en soylusundan. ama soysuzun tekiysen evli olduğun insanı da, kendini de, sevgilini de perişan edersin ve terk edilirsin, terk! ne samanlık kalır; ne sap, ne saman, ne de seyranlık bir durum.