saman altından su yürüten tiksinilesi insandır.cinsel ilişki yaşadığı için değil saman altından su yürüttüğü için...
edit : sanırım biraz yetersiz oldu tanım. bahsetmek istediğim tiksinilesi kişilik, dini baskılar sonucu yaratılmış, inancını ve çevresini bu baskılar sonucu kullanmak zorunda bırakılan tamamen "suni" kişiliktir.
bunların bir de erkek modelleri vardır ki dillere destan. namazında niyazında, hatta babaya anneye yaranmak için nam-ı diğer çember sakalını bırakmış, yeri geldiğinde her türlü yeşille donanmış, namazlarda ön saflarda yer tutmaya gayret etmiş ancak gel gör ki yanmakta...
yanmayı geçtim gördüğü her dişi yaratığı altına almaya heves etmekte ve kimi zaman da çok sakındığı zinaya başvurmakta.
artık aile ve din unsurlarının kişi üzerindeki travmatik etkileri mi; doğal hayvani dürtülerin kişinin "kulampara" yönünü tetiklemesimi bilemem...
geçen gün konu ile ilgili olarak bir erkekle aşağıdaki muhabbetine şahit olunan kızın durumudur.
- bacım senin için "evlenmeden cinsel ilişki yaşıyor" iddiaları var ne dersin?
+ gel sana da vereyim.
- hönk! farkı ne diğerlerinden?
+ ne gibi bir fark olsun isterdin?
- ne bileyim her yerin mi türbanlı?
+ kafamı s.keceksen gel farkı gör...yoksa diğer herşey aynı.
- kızma bacım. ben sen türbanlı olunca evlenmeden olmaz diyorsun diye düşünmüştüm...
+ senin kız kardeşinin başı açık değil mi?
- evet ama karıştırma kız kardeşimi!
+ niye siz günlerdir klavyenizi vajinamdan çıkarmadınız...
- ?!?
+ tamam, senin kız arkadaşın var mı?
- var.
+ başı açık mı?
- açık
+ türbanlı olsaydı evlenmeden cinsel ilişki yaşamazdı yani?
- sanırım.
+ acaba şu anda nerede? ne yapıyor?
- hass.ktir.
sadet; özgürlük herkese, türbanlıya da kız kardeşe de...yerseniz, yersek...
evlenmeden önce cinsel ilişkiye girmezse yobaz, girerse tiksinç olan kız. sahi bir ara "türbanlılar cinselliği yaşayamıyor" diyen ilahiyatçı - şebek kırması bir profesörümüz vardı ne oldu ona?
dısarda kafası acıklara agzına geleni sayan , kafalarını kapattıklarında herseyinde örtüldügünü sanan zihniyete sahip insan. kimsenin yatagı kimseyi ilgilendirmez , kafası acık kapalı hayat beden kişilere aittir ama tepki verilen konu kınayıp küfür ettikleri insanların yolundan yürüyüp düsünce ve eylemlerin uyusmamasıdır .
iyidir iyidir. biraz beyin jimnastiği yapalım...
efenim, bu ülkede "kapalılar" olarak nitelenen zümre büyük bir aile baskısı içerisinde yetişmektedir. bahsi geçen kapalı bayanlar ki bunlara türbanlı demenin hiçbir sakıncası olduğunu düşünmüyorum, dinlerinin emrettiği üzere cinselilliği evlenmeden yaşayamamaktadırlar. bunu takiben bu "kapalı" bayanlar doğal ihtiyaçlarına boyun eğrek veya bir şekilde eğdirilerek dinlerinin günah saydığı biçimde davranmak zorunda olurlar. buraya kadar herşey tamam.
şimdi; öncelikle cinselliğin kimsenin tekelinde olmadığını belirtelim. gönül ister ki herkes cinselliğini doyasıya yaşayabilsin, ancak ülkemizde veya dünyanın belli kesimlerinde cinsellik unsuru büyük bir duvarla karşılaşarak engellenmektedir.
baskı geçmişten bugüne yapay insan karakterleri yaratmıştır. bu karaktere mensup insanlar bu yolu isteyerek seçmiş olmayabilirler. ancak gelmiş oldukları hal iki yüzlü, kişiliksiz ve evet "tiksinilesi" bir haldir. ilk entry de belirtildiği gibi cinselliği yaşadığı için değil, bu durumu gizlediği için. belki de kendinden dahi tiksinir hale gelmiştir.
hangi görüşe mensup olursanız olun, cinselliğinizi hangi şekillerde yaşarsanız yaşayın bu sizin bileceğiniz iş, ancak karakterinizi yerle bir edip aile,din, devlet baskısının yarattığı popüler kültürün bir ferdi olmayın. işte tiksinilesi bir nokta daha...
önemli olan kafanın içini kapatmamak diyerek bitirelim...
türbanlı da olsa türbansız da olsa da bakire olan bir kızı hangimiz istemeyiz ki. türbana laf sokma çabasıdır bu yapılan. böyle bi b.kluk varsa eğer zaten o gerçek türbanlı değildir.
türbana ya da dini inanca dair bir saldırı olmadığı gibi tiksinilmesi gereken konunun herkesin yoğunlaştığı cinsellik değil bir şekilde ortada bulunan ikiyüzlülük hali olduğunun altını çiziyorum başlığı açan şahs olarak...
kim ne derse desin dışarıda istediği hayatı yaşayan ama öz anne babasına ve topluma yalan söyleyen kişiliksiz "sözde sofu" insanları bu kapalı inanç biçimi; bu baskı yaratmıştır.
tiksinilesi olan sadece türbanlı kızların yaptıkları değil, aynı zamanda kendi çürümüşlüğümüzdür....
ulusalcı kurnazlığı kokan modelleme. sanki müslümanlığı gerçek manada kanıksamış bir erkek için tek kriter türbanmışçasına espri yapma maskesi arkasında tesettüre hakaret etmenin yansıması, post-model zeka örneği ürünü, istisna üzerinden genel hakaretleme çabası ürünü.
"türbanlı" demek midir siyasi saldırı?
sevişmek midir?
türbanlının sevişmesi midir?
yoksa türbanlı olup yalan söylemenin tiksinç olduğunu berlitmek midir siyasi saldırı?
anlamadığım başlık...
(bkz: sözlük soyun siyasi olarak sevişeceğiz)
kız değil kadındır. heryerde karşılaşılabilecek kadın tipidir. ailesel baskılar nedeniyle baş örtüsüne girmiş , amma velakin hormonlarına söz geçirememiş kadındır.
etrafımızda biraz dikkatli gözle bakılınca farkedilebilecek insanlardır.diğer kızlara nazaran ilişkilerinde daha açık , daha rahat tiplerdir.
saman altından su yürütme durumunu bir incelersek ,farzedelim kız olsaydınız ilk cinsellik deneyiminizi tüm ailevi ve sosyal çevre içinde bağıra çağıra anlatmazdınız.
iki başlık altında incelenmesi gereken bir konu bence.
birincisi; size ne yahu. isteyen istediğini giyer, istediğini yapar. isterse ramazanda genelevde kalır, isterse kendini manastıra kapatır, isterse de sevdiği erkek ile yatar. işinize geldiği zaman fetocu takımına "bu ülkede anayasa var" demeyi biliyorsunuz. o kız da anayasaya aykırı hiçbirşey yapmıyor. bu kadar üzerine gidilmesi çok anlamsız.
ikincisi, e kızım bu ne lahana bu ne perhiz turşusu. sen değil misin muhafazakarlık adına erkeklere saçının telini bile göstermeyen, sen değil misin saçını göstermenin bile günah olduğunu düşünen-inkar etme öyle düşünmesen türbanın ne işi var başında- ama saçının teli dışında her yerini gösterip, göstermekle de kalmayıp arz eden. madem dinine bu kadar, bu ülkede türbana yapılan zanci muamelesini göze alarak kapacak kadar bağlısın, zinanın günah olduğunu bilmiyor musun?
ama kim bilir, belki de o türbanı oraya o takmamıştır. ağabey, baba, belki daha üst düzey birisi devrededir. belki de işin inancında değil simgesindedir; kim bilir...
allah'la kul arasına girmeyi marifet sanan converse'lilerin ya da converse'sizlerin anlayamayacağı kızdır. herhangi bir kızdır aslında. türbanlı olsun, jartiyerli olsun, japon olsun rus olsun. anlayamanlar fakirler aç sefil yaşarken, bir taraflarına bez geçirip ciplerine binerler. sonra da gelir allah'tan bahsederler.
gören de kendilerini hz. muhammed'den daha yeğ görüyorlar sanır. kim oluyorlarsa onun bunun hayatına burnunu sokma hakkını kendilerinde görüyorlar. bırakın isteyen ilişki yaşasın, isteyen istediği sevabı, istediği günahı işlesin. ne eleştirmek, ne de kıvırmak düşer size.
evlenmeden önce cinsel ilişki yaşayan hatta ve hatta yedikleri köprüleri bile geçen orospu, fahişe ve normal kalbim temiz diyen kızlardan hiçbir farkı olmayan kızlardır...
ve ayrıca; başım açık istediğim kişiyle yatarım, kapalı olsaydı yatamazdım gibi enteresan bir namus anlayışını ortaya çıkaran durum...
türbanı kendini başkasına yamamak için kullanan kızdır. hem türban sadece dini bir sembol değildir. yanlış hatırlamıyorsam 2006 bahar modası türbandı avrupada. ayriyetten e5 kenarında kendini paarlayan oro.puların parayı aldıktan sonra kendilerini kamufle etmek için yaptıkları dolandırıcılıkları unutmamak lazım.
vardır böyleleri. hatta acile karın ağrısıyla gelirler, sonra şüphecilik yapıp bir beta * gönderirsiniz, gebe çıkar! şaşılası değil mi?! değil efendim!
gayette olabilir bir bireydir. ailesinin zoruyla taktığı türbanı dış dünyanın annahtarı olarak olarak kullanan kızımız rahatlıkla herkesin hayatında olduğu gibi evlenme öncesi ilişkiyi de girebilir ve bu süreç sırasındaki tüm vicdanı sorumluluk kendisiyle tanrı arasındadır. bize bok yemek düşer.
