eş seçmede uygulanabilecek bilimsel yöntemlerden birisiymiş. (bkz: #9884123)
böylelikle, ırksal olarak kendimize en uzak karşı cinsi tespit edebiliyor, ve sağlıklı nesillerin gelişimine katkı sağlıyormuşuz.
az önce öğrendim bu bilimsel gerçeği. ama, eş seçmenin daha makul ve mantıklı yolları da yok değil yine de.
bbc international sponsorlu bir belgeselde deney konusu olan durumdur. bir kadına 10 farklı erkeğin fanilasının koltukaltı bölgesi koklatılıyor(feromonun en fazla salgılandığı yer olması dolayısıyla). ve içlerinden birini seçmesi isteniyor. kadın ve seçtiği erkeğin genetik yapısı karşılıklı olarak incelendiğinde, en ideal yavrunun seçtiği erkekle çifleşmesi sonucu oluşacağı bilimsel olarak ispatlanıyor.
dikkat edilmesi gereken nokta deneyde seçicinin kadın olmasıdır.doğada tüm türlerde seçici dişidir. ve üreme sonucu ortaya çıkan yeni bireylerin %99.4 ü sağlıklıdır. populasyondaki sakat veya güçsüz bireyler önemsenmeyecek orandadır. zaten onlar da elemine olur.
not: insan ırkının tamamen yapay etmenleri baz aldığı, özürlü ve zayıf doğan birey ve mutsuz evlilik örneklerinin bolluğundan ortaya çıkar.insan doğasından uzaklaştıkça türün devamlılığını riske atmaktadır.
ben.. siz diyin ki kavun gibi koklanılır mı? koklanır efendim. zaten bilimsel olarak da açıklanmış, ben de açıklayım ozaman. hayatımın büyük bir parçasını birlikte yaşayacağım insanın kendine has kokusu olmalı. önce o kokuya aşık olmalıyım, mest olmalıyım, kendimden geçmeliyim sevdiceğimin kokusuyla. ilişkileri de düzene sokuyo fikrimce. tartışırken, çok kızmışken çekin kokusunu içinize, görün bakın ne gam kalıo ne tasa. ben denedim oluyor beyler bayanlar.
neresini koklayacağına bağlı olarak kişiyi derin düşüncelere itecek olan eylemdir.
kıç koklama hadisesi gerçekleşecekse eğer, parfümler daha ağır olacaktır, burun delen, baş ağrıtan...