aşkla sevmiyorsan, sevilmiyorsan sakın evlenme
yoksa eninde sonunda başka yerde ararsın, aranırsın
bak söylemedi deme.
kendine hep şu hayati soruyu sormalısın, "lan ben bu kızı seviyorum ama aşkla mı, vicdanla mı, alışkanlıkla mı, hangisi?"
gerisi boş.
Düğün bitip eve adım attığın ana kadar onun her istediğini yap. * Duyacağın en çok eleştiri , bu zaman dilimine kadar yaptığın ve yapmadıklarınla ilgili olacaktır.
evleneceğin hatunu , kafanda bütünü ile içselleştir. yabancı tarafı kalmasın içinde...evlenme noktasına gelmişsen zaten içselleştirmiş olmalısın zaten. bir de fazla uzatma, sonra boku çıkıyor, obsesif sorular vs...
-eğer eşin her daim piliç gibi görünsün istiyorsan yükseleni oğlak burcu olan bir bayan seçmelisin.
-ok benim eşim kemikli, bedenen güçlü olsun diyorsan yükseleni akrep burcu olan bir bayan tavsiye edilir.
-benimkisi muntazam vücutlu, seksi şöle podyumlarda arz-ı endam eden mankenler gibi olsun istiyorsan yükseleni başak burcu olanından seçicen.
- ben balık eti hatta tombul seviyorum diyorsan merak etme sende düşünüldün, unutulmadın sen yükseleni balık veya yengeç burcu olan bir bayanda pekala aradığını bulabilirsin.
arz ederim.
ilgili araştırma gönüllü 100 deneğin katılımıyla fransa'da ki lö parisienne laboratuvarında titizlikle gerçekleştirilmiş ve güvenilirliği klinik testlerle kanıtlanmışmış.
evlenilecek kızın çevresinin çok geniş veya çok karışık olmamasına dikkat edin. başınızın ağrımaması için akrabalarına çok yakın durmayın. kendi akrabalarınızdan da uzak durun. en iyisi yeni akrabalar edinin. *
1-herşeyi ona bırakın.. bırakın o seçsin, o planlasın, onun istediği gibi olsun.. evleneceği gün için onun onda biri kadar hayal kurmamışsınızdır çünkü.. yaptığınız ufacık bir hata bir ömür boyu hatırlatılacaktır, bunu unutmayın!
2-kendini şanslı biri gibi hissetmesini sağlayın. beyaz atlı prensini bulduğunu düşünsün.
3-ailenizle * onun, ailesiyle sizin aranıza biraz mesafe koyun, ilk başta yapılmazsa sonradan bunu yapmak neredeyse imkansızdır. herkes birbirini anladıktan sonra bu mesafeyi azaltabilirsiniz, sakın ha kaldırmayın! ailesi her zaman, önce onun ailesidir!
4-iyi niyetleriniz vazifeye dönüşmesin, herşeye atlmayın. üstünüze düşeni de yapmayı ihmal etmeyin ama..
5-daha iyi koşullar için elinizden geleni yapın, yaptığınızı ona da gösterin, gösterin ki, bekarken olduğu gibi hayal kurmaya devam edebilsin. yapamasanız da biraz çabalayın yeter..
6-evdeki tüm sorumlulukları * üstlenmeyin, bırakın görevlerini bilsin, ara sıra yardım etmeyi ihmal etmeyin tabi.. evdeki düzeni ona bırakın, sizden daha iyisini yapacaktır.
7-olmazsa olmazlarınızı, özel zevklerinizi, sosyal çevrenizi ilk baştan kabul ettirin ve kesinlikle ödün vermeyin, ipin ucunu tutmasına izin verin, dizginleri tamamen bırakmayın!
8-tartışırken cümlelerinize hatta kelimelerinize bile dikkat edin, sonradan aleyhinize delil olarak kullanılacaktır.
9-"evlenme" diyen bekar arkadaşlara aldırmayın, "evlendin mi ki olm nerden biliyon sen" diye çıkışın. evli olup "bak ben evlendim pişmanım" yapana da "boşan o zaman" deyin, "çocuk var yapamam" diyenlere de "hadi leeenn" deyin.
10-ha unutmadan, evlendikten sonra biraz değişecektir, sadece o değil, herşey değişecek ve eskisi gibi olmayacak bunu bilin ve korkmayın. zamanla alışacaksınız nasılsa.. *
son olarak; 45 yaşına gelip hala bekar olduğunuzu düşünün, ne kaybedebilirsiniz ki?