aptallık eden kadın modelidir.zira bir süre sonra çocuğu olduktan sonra "kendini saldı bu karı" modundaki erkek tarafından terk edilmesi yüksekle muhtemeldir.*
durumu iyi olan biriyle evlendikten sonra çalışmayı bırakan kadındır. yanlış bir karar olduğunu düşünüyorum. çalışmak, kendi ayakları üzerinde durabilmek insana hem özgüven hem de karşılaşabileceği zorluklar için bir güvence sağlar. hayatta hiçbir şeyin garantisi yoktur çünkü. yarın bir gün eşi vefat etse, sağlığından olsa, işten atılsa ya da yıllar sonra terk etse kendisini vs. hayatla nasıl başa çıkacaktır bu kişi? olumsuz bir durum yaşanmadığı düşünülse bile bir aile kurmak beraber her şeyi paylaşmak değil midir? bu yüzden bütün maddi konuları tek bir tarafın karşılamasını beklemek ne kadar doğru? ihtiyacınız olmasa bile geleceğiniz için, çocuğunuz için, bir birey olarak hayatta bir şeyler üretmek, üretiyor, kazanıyor olmanın getirileri için çalışmaya devam etmek gerekmektedir. o zaman hem evlilikte hem de sosyal hayatta daha özgüven sahibi, kimseye eyvallahı olmayan, hakkı olan ve onu savunabilen bir birey olabilirsiniz.
kocası pasaklının tekidir. bekarken kendi gömleğini kendisi ütüleyen adamın evlendikten sonra herşeyi eşinden beklemesiyle vuku bulur genelde. bir de üstüne çocuk bakımı eklenince vay halinedir. bakıcı tutulur, temizlikçi getirtilir hanımın maaşı komple gider geriye sadece yıllarca ödenmiş sosyal güvencesi kar kalır.
Evliliği çamaşır - bulaşık yıkamak, seks partneri olmak şeklinde algılayan küçük beyinli kitlenin hışmına uğramış kadındır.
Çalışmayı ve para kazanmayı hayatını güzelleştirmek için araç değil de ulaşılması gereken bir amaç olarak gören özenti feminist kesmin hiç bir zaman sahip olamayacağı idrak ve özveri seviyesine de ulaşmış kadındır ayrıca.
Soruyorum o angutçuklara, çalıştığınız hangi iş, aldığınız hangi maaş adam gibi bir yuva kurmayla, dünyaya, insanlığa, vatana, millete faydalı nesiller yetiştirmeyle kıyaslanabilir ? Dünyaya insan gibi bir insan bırakmaktan daha zor ve asil bir meslek var mıdır ? Benim ilkokul mezunu annem, sizin gibilerden oluşan bir profesör topluluğuyla tartışmaya girse mal olur kalırsınız haberiniz var mı ? o diplomalarınızı, iş sözleşmelerinizi tuvalet kağıdı yapar kullanırsınız Mesele insanın kenidini yetiştirmesidir. Siz ev hanımlarının hepsinin kadın programlarıyla vakit geçiren koca götlü teyzeler olduğunu mu sanıyorsunuz ?
Çalışmakta olan bir kadın, kocasıyla evinde daha mutlu olacağını düşünüyorsa ve kocasının da geliri onları rahat rahat geçindirecek seviyedeyse size ne oluyor ? O kadını klasik yakıştırmalarla karalamaya ne hakkınız var ? Hele hele bir de çocuk durumu varsa ne cüretle böyle yakıştırmalar yapılır ?
Kanımca bu tür yakıştırmalar kullanan insanların kendi geçmişleri ile ilgili problemleri vardır. Olmuş olabilecek senaryolar;
a- ezik hatun kişi kötü bir aile ortamında yetişmiştir, baba anneye insan gibi davranmamakta kendi ata erkilliğini zorbalıkla kafaya kakmakta, çalışmayan anneyi suçlamaktadır. bu durum diğer akrabalarda da benzer şekilde yaşanmakta ve küçük beyinli kız çocuğu çareyi çalışmakta bulmakta, er ya da geç evleneceği "şey" in eline bakmamaya çalışmaktadır.
b- ezik hatun kişi çalışmayan, kültürsüz ve hafif de salak bir annenin elinde büyüdüğü için her türlü konuda uyumsuzluk çıkmaktadır. küçük beyinli kız çocuğu çalışmayınca kendi annesine benzeyeceğinden korkmaktadır.
c- ezik hatun kişi okul ve gençlik yılları boyunca dışlanmış, sosyal ilişkiler sahibi olamamış, grup dışında kalmış bir kişiliktir. kendini ifade edebildiği tek alan inekleyerek ders çalışmak ve harıl harıl çalışarak iş yerinde kendini ispatlamak olduğundan zaten evliliğe isteği de yoktur. zorlaya zorlaya bir hayırlı anlaşma yapılır evlilik adı altında, hayat sürer gider.
d- ezik hatun kişi bir şerefsiz erkek kişiden çok sağlam bir kazık yemiştir. a şıkkında olduğu gibi erkek milletinin eline bakamaz asla.
e- vb..... bu liste uzar gider.
çoğu erkeğin istemem yan cebime koy kadın modeli.
erkek kadın kendine bağımlı olsun ister. evde oturup kendine yemek yapsın, keyfine göre davransın ister.
çalışan, ekonomik bağımsızlığını kazanmış model henüz çok tutulan bir model değildir.
-miş gibi davranırlar o başka.
çalışmaktan çok bezmiş, tahminen küçük yaştan beri çalışan, aldığının hayrını göremeyen gün görmemiş kadın modelidir. elbette keyfi olarak kocam çalışsın bana baksın, banane görüşü kabul edilemez ama bu ülkede hakkaten sırtı yükten kalkmayan, mağdur kadınlar da vardır. yoksa kimse diplomayı çerçeveletmeyi düşünmez.
hepsine birden yetişemiyor olabilir. zira eve para getirmek zaten erkeğin sorumluluğu olduğu için garipsenmemesi gereken kadındır. hem eve bakarak, hem çalışarak aslında hem erkeğin, hem kadının görevini bir arada yaptığı için yorulmuş ve usanmış kadın da olabilir. herkes kendi sorumluluklarını bilsin.
bu olay bir vakıf üniversitesinin kantininde cereyan etmiştir;
cincon kızımız= c.k
mantıklı arkadaşımız= m.a
c.k- 'mesela yani şindi ilerde, ben 10000tl maaş alırken; kocam 3000tl maaş alırsa ben çalışmayı bırakırım'
m.a- 'manyak mısın kızım neden bırakacaksın, mis gibi maaş alıyorsun,bırakılır mı o iş?'
c.k- 'yani eğer ki kocam bana ''tek taş'' alabilmek için benim 1ayda aldığım maaşı 3ayda kazanacaksa, o kendisini kötü hissetmesin diye bırakırım ben o işi,yaaani öyle işta'
muhabbete kulak misafiri olmuş herkes- '?!?!?!??'
evet, bu hafta da baba parasından, koca parasına terfi etmiş güzeller güzeli tiki kızımızın serzenişine kulak verdik sayın okurlar... haftaya başka bir ohannesburger haberle görüşmek dileğiyle.
yanlış yapan kadındır zira evlenene kadar çalışmış kendi parasını kendi kazanan bir kadın işi bırakınca büyük bir boşluğa düşecek doğal olarak bu boşluk duygusu onun ev hayatını da etkileyecektir. hele ki kocası bu yönde bir baskı yapıpta işi bıraktıysa o zaman daha büyük bir hata içindedir. işi bırakması için tek bir özel durum vardır ki o da anne olmak. işte o zaman değil işini bütün dünyasından vazgeçipte kendini evladına adarsa haklıdır, alnından öpülmelidir.
"anne" olması herşeyi bir kenara itmesine yetecektir...ayrıca bu eş için de mutlu edici olmalı diye düşünürdüm değerli yazarların yorumlarını okuyana kadar.kendini evine kocasına çocuğuna adamak ve bunu mutlulukla yapmak salaklık olarak tanımlanmış şahsımı şaşkınlığa uğratmıştır...annesi çalışan çocukların burukluğunu,karısı kendinden sonra eve gelen kocanın tepkisini sorarım size.hiç çalışmasın,eve kapansın demiyorum ama "anne" olarak "kadın" olarak sorumluluklarını gözardı etmemeli,hırsla kariyer peşinde kendini mahvetmemeli...
ilginçtir bu devirde yapılan en büyük yanlışlıktır. Hadi bıraktın işini bıraktı gitti sonra kocan seni napacaksın ekonomik özgürlük yok apra yok başkansının eline bakmaya alışmıştır ve bu hayat ona zor gelir zaten.
kendi adına ve evliliği adına yanlış yapan kadındır. ekonomik özgürlüğün elden gitmesi, erkeğin eline her zaman bir koz verir. tabi ki erkek, gerçek erkek değilse.*** ayrıca aile geçindirmenin, tek kişi için ağır olduğu bir devirde, aile içi olumsuzlukları arttırır.
sorumlulukarinin farkinda olan kadindir. cocugunu bakiciya ya da kucucukken krese birakmaz. esinin ihtiyaclarina her anlamda cevap vermesi gerektigini bilir.
