Eğer bir sağlık problemi söz konusuysa veya bakabilinecek durumdaysa evlat edinmek dünyanın en iyi hareketlerinden birisidir. Yardıma muhtaç o kadar çok çocuk var ki... Tabi ki bunların hepsinin sorumlusu bilinçsiz anne baba. insan hayatına önem vermeyen insanımsı görünümlü yaratıklar.
çok sert yasalara tabi tutulması lazım bence. hatta anne babası ölmüş şartı aranmalıdır. zaten çocuk esirgeme yurtları onlara bakıyor. gidip annesi babası orada onları görebilir. ayrıca evli olmayan kimseye evlatlık verilmemesi de lazım. evlatlık giden birinin tüm haklarının da garantiye alınması lazım. evlat gidene her türlü güvence de gerek devlet destekli gerek aile destekli verilmesi lazım. yaşı büyükse evlatlık gitmemesi lazım. bence bunlar olması lazım.
bana göre dünyaya gelişi benim elimde olan, elimden geldiğince belirli bir düzeyde yetiştireceğim bir çocuğumun olmasındansa, istenmeyen ve bu yüzden hiç bir günahı olmadan hor görülebilecek çocuğu kurtarmak çok daha mantıklı geliyor.
alacağım çocuğu belki de babası hiç bilmeyecek, belki annesi nefretle onu terk edecek. ben o öz ailesinin istemediği çocuğa sahip çıkmak istiyorum. o çocuk büyüdüğünde 'beni öylesine güzel, öylesine iyi bir kadın yetiştirdi ki allah ondan razı olsun' dese yeter. cidden iyi bir insan olması dışında hiç bir şey istemem.
uzun zamandır 'evlatlık alma şartları'nı kontrol ediyorum. 30 olduğumda başvuracağım ilk şey olacak umarım.
Kişinin yetim kalmış ya da anne babasının elinden alınarak çocuk yetiştirme kurumlarına yerleştirilen çocuklardan birinin yasal anne / babası olma durumu.
Uzun zamandır şaka yollu gündeme getirdiğim ve artık gittikçe ciddileştiğimi hissettiğim bir mevzu çocuk edinmek. Bu fikri o kadar çok kanıksamışım ki kendi genlerinden bir çocuk sahibi olmak kadar normal geliyor. Hatta ilk çocuğumu evlat edineyim ikincisi de benim üretim olsun ki evlat edindiğim velet kendini dışlanmış hissetmesin, abi ya da abla gibi kimliklere bağlanarak aileden biri olduğunu hissetme sorunu yaşamasın'ı düşünecek kadar da ayrıntılara girdim.
Tabii başta evlat edindiğim çocuğumun ergenlik dönemine girmesiyle birlikte iyice siz benim gerçek ebeveynlerim değilsiniz triplerine girip gece uyurken yastıkla boğazıma çökme ihtimalinden korkuyordum. "Odamı kilitleyip yatarım bişi olmaz" diye başladığım bu serüvende artık "sevgi ve doğru ebeveynlik tüm olası problemleri çözer" basamağındayım. Sadece psikolojik ya da fizyolojik rahatsızlıklar genetik taşınabiliyor. Öz ana babasının hırsız ya da müptezel olması evlat edindiğiniz veleti etkilemiyor zaten, o noktayı geçelim.
Benim hayalimde hep bi saçları yeni yeni çıktığından yanık gibi gözüken köfte dudak bi zenci bebek var. Tabii bu çok ilkel kalmış bir hayal, sonuçta o gün geldiğinde tamamen karşılıklı sıcaklık hissettiğim ya da hikayesinden oldukça etkilendiğim bir çocuğa bağlandığımı hissedeceğim muhtemelen, aklıma ten rengi gelmeyecek bile. Sadece şu anlık böyle düşünmek hoşuma gidiyor diyelim.
Bir de nerede yaşayacağım mevzusu var. Nereden evlat edinirsem edineyim hayalimin bir noktasında bu ülkede yaşamak yok. Yurtdışında bir süre yaşayıp Gerekli tüm şartları yerine getirip yanıma alabildiğim çocuğumu hayatta burada yetiştirmem, imkanı yok. Hele bir de zenci olursa göreceği muamele çok korkutuyor beni. "saatçi mi baban senin" esprilerinden tutun da türlü türlü ayrımcılığa kadar allah korusun. Amerika zaten olmaz, belli bir kesimi zencilere karşı ırkçılıkta Prof olmuş, Sri Lanka gibi tropik bir ülkede yaşar giderim gibime geliyor. Tüm mevzulardan uzak, kafa rahat.
Son olarak bu kadar nüfus artmışken inatla kendi genetiğini taşıyan çocuklar yapmak istemenin hem ilkel dürtülerden (soyun devamı) hem de dünyaya gelecek çocuğun neye benzeyeceği merakından kaynaklandığına inanıyorum. Bu telefondaki yüz birleştirme programları gibi. Sevdiğin insanla senin genlerini alan bir bebek neye benzer, huyu suyu nasıl olur gibi sorular insanların aklını çeliyor.
En az üç çocuk diretmesi varsa, çocuk doğurmayan kadın "yarımsa", bu üç çocuğun da en az biri evlat edinilsin kampanyası olsun bence. Yazık günah telef olmasın yavrucaklar.
henüz değil fakat yıllar sonra planladığım eylemdir. biyolojik olarak ebeveyn olmaktansa muhtaç durumda olan bir insana ruhsal durumda bağlanarak sahiplenmenin daha derin ve daha gerçek olduğuna inanıyorum.
En büyük hayalimdir. Çocuğum olsa da olmasa da bir evlat edinmeyi çok isterim. Biraz klişe olacak ama böyle bir dünyaya çocuk getirmektense dünyaya gelmiş bir çocuğu elimden gelen en iyi şartlarla yetiştirmeyi doğru buluyorum.
Hiç bir çocuk ana babasının günahını taşımaz en azından islamiyet inancında böyle. Masum bir yavruya yardım ederken bile kişisel egolarımız işin içine nasıl giriyor anlamıyorum. Ya hayatımın içine ederse ne demek? Evet evlat edinmek dünyanın en zor işi çünkü yeri geliyor kendi doğurduğun çileden çıkartıyor sesin yükseliyor o yüzden ya yetimin kalbini kırarsam hakkına girersem diye insan iyi ölçüp biçmeli.
Ancak herşeyden önemli bir şey var ki yetimler allahın yeryüzündeki emanetleridir. Evlat edinemesek bile kimse yok mu Derneği ile bir yetimin eğitim sponsoru olabilirsiniz. 1 yıllık ücreti 360 dolar ama verebildiğiniz kadarı da kabul ediyorlar.
Müslümanlara Not olarak: islam'da evlat edinme yoktur. Caiz de değildir. Çok çok evlat edinilip mirastan pay verilecekse de yine de mahremiyet kuralları gözetilecek. Evlatlık daima hükmen ve fetva itibari ile "yabancı" olacaktır.
Öksüze, yetime yardım kol kanat germe en çok teşvik edilen fiillerden olmakla beraber, soyun ve türün karışmaması gibi oldukça evrimsel sebep ve hikmetlerle çekirdek aile kurumundaki türün sıhhatle bekası hedeflenmiştir.
yeryüzünde bu kadar öksüz yetim varken, hâlâ üremeye çabalıyor oluşumuz zaten ortaya koyuyor "evlatlık" olgusuna bakışımızı.
bizden olmayan asla bizim değildir anlayışının hakim olduğu topraklarda zor iş evlatlık olmak, almak.
Zevk icin Çocuk yapıp çocukları yuvaya verip, kendileri bir dargın bir barışık hayatına devam eden, evlilik programlarinda koca arayan, yahut evlilik dışı tuvalette doğurup masum yavruyu oraya bırakan annenin dünya iyisi olduğunu bana kimse savunmasin lütfen.
Giderek saçmalayan, her gün birbirinden iğrenç haberler aldığımız günümüz Türkiyesi'nde dünyaya getirip yeni bir kaygı sebebi yaratacağına, zaten dünyaya gelmiş ve kaygı duyulan bir varlığı koruyup kollama çabası verirken hissedilen annelik, babalık duygusudur. "Yeni hüzün ihtimalleri üretme, olanı mutluluğa çevirmek için harca enerjini" diye özetlenebilir..
Sağolsun, bir arkadaşımız bu konuda devletimizin dayattığı bir yasayı paylaşmış bizlerle. Yasa uydurma gibi durmuyor. Resmen Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi 3 çocuk kuralına göre tasarlanmış bir yasa ile karşı karşıyayız sanırım. Ancak 3 çocuk doğurduktan sonra evlat edinebilirsin dese iyiymiş.
Devletimizin evlat edinecek kişileri birkaç hafta iyicene araştırıp, evlat edindikleri çocuğa iyi bir şekilde bakacaklarına ikna olduktan sonra, evlat vermesi yeterlidir. Hem zaten insanlar kendi çocuklarından da nefret ediyor, kötü yetiştiriyor, psikopat oluyorlar. Hamile olan kadınların aileleri de araştırılsın, 30 yaşından küçük olanların hamile olmasına izin verilmesin. Bu yasadan böyle durumlar çıkıyor maalesef.
Şahsen evlenmek gibi bir manyaklık yapmam için evlat edinme kuralının koşulması lazım, çünkü kadınların çocuk yapmak için her şeyi yapabileceklerini biliyorum. Hatta öldürene kadar seks yaptırmak bile olabilir yani. Şahsen 3-4 yaşamdan sonra artık evlensem de olur kıvamına gelirsem ve böyle bir manyaklık yaparsam, (ruhlarımızın yeniden doğduklarına inanıyorum) evleneceğim kadının hiçbir koşulda çocuk doğurmasını istemem. Hem bana işkence hem de kadıncağıza. Zaten kadın manyaklaşınca kaçma ihtimalim de çok yüksek. Evlat edinmekten daha doğal ne olabilir? Çocuğu 2 yaşına kadar evlat edinirsem, evlat edildiğini de hatırlamaz herhalde. Söylenmemesi ve öğrenilmemesi için evlat edinmeden evvel, eşime de hamile numarası yaptırarak, tanıdıklarıyla 9 ay kadar bir süre fazla görüşmemesini tembih ederim.
evlatlık alınmaz çünkü nikah düşer palavrasıyla çocuğu olmayan ancak evlatlık almak isteyenlerin de kafasını bulandıran Geri kafalı yobazların yüzünden yetimhanelere mahkum olan çocukların kurtuluş umududur evlat edinmek.
ilk cocugumdan sonra ciddiyetle dusundugumdur. gecmiste bir cocuk yuvasinin otomasyon yazilimlarini yazmistim. bundan dolayi tum orada isleyen tum surece hakim oldum. hatta cocuklarla vakit gecirme imkanim da olmustu. sonuc olarak cocuklari gorunce, onlar icin bir aile = hayat demek olunca, onlara bunu saglamanin huzurunu ve gozlerindeki her daim aglamakli bakislarini mutluluga cevirebilmenin nesesini yasamak istiyorum.
ileride yapacağım şey. Yahu o kadar tatlı çocukları nasıl yetimhanelerde büyütüyorsunuz anlamıyorum. Yazık günah kendi çocuğumu yapmaktansa evlat edinirim, hem akıllı olurlar, hem uslu olurlar. Hemde başarılı olurlar çünkü ailelerine geleceklerinde güvenmezler. ileride maddi durumum iyi olursa evlat edinebileceğim kadar edineceğim.
islam'a göre haramdır. bazıları sütannelik çözümünün işleyeceğini düşünürler ama işe yaramaz. sütkardeş miras hakkından yararlanamaz. ayrıca evlatlık kızsa babalığa yine namahremdir.
ilginçtir, kölelik gibi rezil bir kurumu ortadan kaldırmaya cesaret edemeyenler, o zamanların nadir insani kurumlarından olan evlatlık müessesini bir hiç uğruna yok etmişlerdir.