Bazılarını tenzih ederim lakin tüm duygularını ve bağlarını hayvanlara yönelten tiplerdir. Bir kısmı bu durumdan zorunlu olarak sıkılır zaten. Gerek ailevi gerekse farklı nedenlerden sahiplendirme ya da barınağa gönderme seçeneğini kullanırlar. Aslında bir hevesle alınıp sonra kenara atılan bir gitar gibidir o hayvanlar. Ben bu tür hayvanların çoğunun eceli gelmeden öldüğüne şahit oldum. Özellikle petshoplara karşıyım. Kimse kalkıp ebele ubele demesin. Hayvanların o aşamaya kadar ne travmalar çektiğini bilemezsiniz. Sırf ticari amaçlı daha çok yavru elde etmek için (yani talebi karşılamak) kullanılan, iki, üç yaşını görmeyen anne köpekler var. Sonuçta genelleme yapmak istemesem de bu tiplere karşı hep bir eksik duygu beslerim.
Çünkü onların egoları elde etmek ve tatminsizlik üzerine kurulu.
Özellikle kedi ve bir kısım köpek besleyenleri tenzih ederim tekrar. Sokaklarda o hayvanları bir arabanin altında ezilmiş vaziyette gördüğümde ana avrat sövme içgüdüm hala taze duruyor. Hayvanları sevmek için onlara hür bir ortam sağlamak dışında hiç bir şey yapamazsınız. Onları hapsedip sonra onun öğrenilmiş çaresizliğinden kendinize duygusal pay çıkaramazsınız. Oyuncakçıdan aldığınız peluş ayı değil o amk.
Hazır oğluşum önümde oyun oynayalım diye tutturmuşken yazmadan edemedim. Herkesin gidip yanımda bir tek onun kalmasını göz önüne alırsak, ne tüy dökümü umrumda ne kokusu ne temiz olmayışı -ki her gün bakımını yaptığım için gayet temiz- ne de melekler umrumda. Alttaki yazarın belirttiği gibi evde zaten bir melek varken diğerine gerek yok. Ben ağlayınca göz yaşlarımı yalayan, üzülünce moralimi düzeltmek için türlü şaklabanlıklar yapan hiç bir zaman da beni terk etmeyeceğini bildiğim bir canlı tüm insanlardan üstündür gözümde. Ayrıca ne saçma zihniyetler bunlar evinde hayvan besleyenler fakirlere yardım etmiyor mu? sen beslemediğin halde ne kadar ediyorsun merak konusu doğrusu. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1929321/+
Şuan olmak istediğim tiplerdir. Sevgi açlığını bazen masum bir canlıdan karşılamak istiyorsun. Böyle seveceksin ama yarın kazık yer miyim diye düşünmeyeceksin.
kedi, köpek melektir onlar varken eve ekstradan melek girmesine gerek bile yoktur. birde bu gibi mezheplerden doğan zırvaları islama mal etmeyin, kuranda karşılığı bile olmayan tatavalarla cahil dinci zırvalarınızı saçmayın ortalığa.
meleklerde bir gram vicdan varsa asıl sizin gibi allahın sessiz kulları olan canlılara nefret duyan, sevgisiz malların evine girmez.
"daha yeni yüzde 22'yi sıcak sıcak yasladılar arabana, sen gelmiş burada kedi, köpek bilmem ne..kediyi köpeği biz dert ederiz, sen meleğin mtvsine zam yapılan arabaya yaklaşımını bir öğren arabalı kardeş" şeklinde cevaplanabilecek başlığa sahip dert, tasa, endişe.
Sonra da sokağa salıyor çoğu. Kayseri de ve Elazığ'da bu köpekler can aldi yazık değil mi ? O sokağa salanlari var ya hunharca bayilana kadar sike... Falakaya yatiracaksin.
bir zamanlar dahil olduğum grup. it besleyeceğine fakir doyur anlayışıyla da ne alakası olduğunu da anlayamamışımdır hiç bir zaman. yeri gelir fakire yardım yapılır, yeri gelir hayvan beslenir,bakılır. illa tek bir seçenek varmış gibi düşünülmesi komik.zamanında köpek beslemiş biri olarak çıkardığım en önemli sonuç ise, hayvanların hiçbir karşılık beklemeden ,ki bunu çoğu insan yapamaz, sonsuz sevgilerini sunması. bu sevgiyi tatmış biri, hayatının sonuna kadar hayvan sevgisini içinde barındırır.
