evin en küçüğü olmak

    1.
  1. 2.
  2. bir yandan yorucu fakat bir yandan da güzel bir durum amcangiller, dayıngiller gelince bakkala gidip ekmek,su vs. vs. alırsın kalan para genelde sende kalır. 3 kere bakkala git 10tl ye yakın belki de 10 tl yi bile geçen para cepte.

    bir de düğünleri düşün.
    3 ...
  3. 42.
  4. ablanın yanındaki kumandayı bile almaya üşenip vermeniz için yan odadan sizi çağırmasıdır.
    3 ...
  5. 12.
  6. havaların sıcak olmasından dolayı sigaramı balkonda içiyorum. park gezmesinden dönen dört kişilik bir aile de balkonumun altından yavaş yavaş yürüyorlar. anne-baba önde, abla-kardeş arkada. abla 5-6 yaşlarında, kardeş de 2-3. yürümekte zorlanan ''parkın küçüğü'', sokakta da aynı küçüklüklük performansıyla parmak ısırtıryor. ''sokağın küçüğü'', ablasını kızdırmak için habire eteğini çekiştiriyor. ablasının bir kaç uyarısına aldırmayan ''eteğin küçüğü'', minik ellerinden ablasının eteği kurtulmasıyla poposunun üzerine oturuyor. olacak ya, tam popo üzerine oturma esnasında, arasıra yavrucaklarını kontrol eden annenin kontrol etme anı popo üzerine düşmesine denk geliyor. tabi eteğe asılması falan kayıt dışı.

    annenin derin bir ''hiiii'' çekmesiyle ''asvaltın küçüğü'' o ana kadar sesi çıkmamasına rağmen yaygarayı en alasıyla koparıyor. eteğe asılan kendisi, düşen kendisi, ağlayan kendisi. peki azarı kim işitiyor?

    onun içindir ki;

    sevgili evin küçükleri;

    iki ekmek, bir yoğurt almak o kadar zor olmasa gerek. evin büyüğü olmak da o kadar kolay değil.
    3 ...
  7. 14.
  8. 41.
  9. annemle babam beni çok yanlış yetiştirmişler bence. gerçi onlara göre ben hala yetişmiş değilim. ''bırakın artık yetiştim ben'', ''evet, ordayım az önce yetiştim'' dediysem de inandıramadım. eşek kadar olmam onlara bir şey ifade etmiyor. annem, hala çocukluğumda yaptığım aptallıklardan bahsediyor herkese. geçen bir konuşmasına şahit oldum. zaten ancak şahit oluyorum amına koyim. müdahil oldun mu, sus lan sen bilmezsin diyorlar.

    -bizim mustafa da çok salaktı. gerçi hala salak.
    -aa öyle demeyin mustafa efendi çocuktur.
    - yok canım ya daha yumurta kıramaz.
    - bizim oğlan da kıramıyor. erkek çocukları hep öyle.
    - bu başka bir çocuk. bir de yetişmiyor.
    -nasıl yani.
    -yetişteremiyoruz biz bunu. hep küçük kaldı.
    - olur mu canım kocaman adam olmuş.
    - yok yok canımsın öyle deme.

    hemen ordan kaçıp odama gittim. 120 cm uzunluğunda 35 cm genişliğinde yatağıma uzanıp ağladım. ''neden!'' dedim kendime kendime. ''neden ben hala küçük görünüyorum''. sonra annem seslendi tekrar, ''ağlamayı bırak ve 2 ekmek al dedi.'' o sırada ağlamayı bırakıp, annemin neden beni sürekli 2 ekmek almaya yolladığını düşündüm. biz günde 6 ekmek tüketiyoruz ve ben her seferinde 2 ekmek alıyorum. hani o anda misafir olsa ve tek seferde 8 ekmeğe ihtiyacımız olsa, ben gene 4 sefer yapıp her seferinde 2 ekmek alırım. fazlasını taşıyamıyorum. ben hala küçüğüm çünkü. bunlar hep amerikan oyunları. ayrıca, call of duty de amerikan oyunu bence.

    herneyse, bak burası da tuhaf. annem beni her ekmek almaya gönderdiğinde aynı diyalog geçiyor aramızda.

    -oğlum kalk 2 ekmek al gel.
    -neden?
    - yemek yiyecez.
    -ben alamam.
    -tamam oğlum ben alayım.
    -offf tamam ya. kaç taneydi?
    - 2! (niye soruyorsam artık)

    evin en küçük oğlu olmak böyle bir şey işte. insanı üzüyor. neyse annem uyandı. uyuyor numarası yapayım da 2 ekmek almaya göndermesin !
    2 ...
  10. 43.
  11. Evdeki butun ayak islerinin ustune kalmasidir. Iskencedir.
    2 ...
  12. 48.
  13. ev ahalisi gözünde asla büyümemektir.
    2 ...
  14. 4.
  15. uykunun en tatlı yerinde uyandırılıp bakkala gitmeye zorlanmaktır.
    1 ...
  16. 17.
  17. abin yada ablanla aranda çok yaş farkı varsa bir türlü büyüyemediğin durumdur.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük