ağladığım film. binbir çeşit kopyası vardır zaten klasik zengin kız fakir oğlan.... Ama ağlayasın geliyor durduramıyorsun. Ağladım ama, Gitmeseydim denilenler listeme eklendi. Zaten ne zaman sinemaya gitsem 30 saat düşünür hep en bok olanına giderim. özcan deniz dostum sen hep şarkı söyle daima şarkı söyle sürekli şarkı söyle....
gitmek istemememe rağmen, çok sıkıntılı bir dönemde olduğum için vizyona ilk girdiğinde,sadece arkadaşlarımın çok ağladık yeaa tepkilerine özenip ağlamaya gittiğim, aqua florya avm' de filme girmeden önce market arayıp, iki paket mendil aldığım film.
sonuç mu?
gözümden tek damla yaş akmadı. film hiç güzel de değildi, ağlatıcı da değildi. filme dair hatırladığım tek şey arkamda sürekli ağlayan kızın sümük sesleri. sonuna kadar zor bekleyebildim. ha ağladım, ha burası biraz duygusalmış derken film bitti.
sonra mı?
duygusuzsun unknown woman, sen nasıl kızsın unknown woman, ağlamaktan geberdik biz sen nasıl ağlamadın unknown woman şeklinde yermeler, yermeler, yermeler.
izledigim zamana yazik oldu dedigim film.
iki kiz arkadasimin tavsiyesi üzerine izledim, izlemez olaydim.
cok aglamislarda, cok duygulanmislarda, gözlerine aglamaktan agrilar girmislerde.
agizlarina ekmek koduklarim ya, böyle bir filme aglanir mi be.
fahriye evcen'i kadinligini cok begendigim halde, o yapmacik cocuksu oyunculugu cidden berbatti.
mümkünse böyle filmler birdaha üretilmesin.
evet.
hayatimla izledigimiz en komik film. unutkanlık problemi yaşayan sevgili ile gidilen filmdir.
amk bi kişi de demediki film unutkanlık problemi yaşayan bi kızı anlatıyor..
neyse allahtan gülmekten izleyememiştik filmi.
o filmle beraber sevgili de vizyondan kalktı sanki amk. ayrıldı benden kız. *
Ne büyük tesadüf ki birçok kişiye arkadaş zoruyla izlettirilen film. Ben de bir arkadaşımı kırmamak için izlemiştim. Yönetmenliğini özcan deniz'in yaptığı filmden ne hayır gelir ki zaten, kusura bakma özcancım ama herkes kendi işini yapsın.
Sonra vay efendim neden yabancı filmleri izliyoruz. Türk filmleri ya evim sende gibi romantikimtrak olur ya el cin gibi korkumtrak.
ya tamam hani sanat zaten özgürlüğü barındırıyor, herkes film çekebilir (gerçi kimse böyle her filminde aşırma yapmaz ama) falan tamam da benim için sinemada kırmızı çizgi özcan deniz'dir arkadaş. özcan deniz filmi de izlemeyivereyim, izleyemediğim binlerce film varken henüz. hayır sonu yok.
Arkadaşlarım tarafından şahsıma zorla izlettirilen film. Filmi izledikten sonra malum insanlarla ilişkiyi kestim, üç ay doğru düzgün yemek yemedim, geceleri uykumdan kabuslarla uyandım. Çok zor, çok. Allah kimseye vermesin böyle dert. Şimdi hayatımın o zamanlarını beynimden atmaya çalışıyorum. Biraz daha iyi gibiyim. Yine de Bana şans dileyin kardeşlerim. Tamamen iyileştiğim zaman hayat daha güzel olacak çünkü.
Edit: film çıkışı, ağlayan bi kızın elindeki telefonu kafama fırlatmasıyla bu yaşadıklarımın hiçbir ilgisi yoktur. Yanlış anlaşılmalara mahal vermiim.
şu anda 22. dakikasında olduğum film. ilk 22 dakikayı değerlendirmek gerekirse söyleyebileceğim tek şey boktan olduğu.
1- öyle marangoz mu olur amk? marangoz patronun kızına nz yapıyor. gerçeklikten uzak.
2- öyle patron kızı mı olur amk? ego yerlerde. bildiğin ameleye yaltaklanıyor.
3-öyle patron (baba) mu olur amk? evden kaçan kızını affediyo falan.
kısacası zerre bişeye benzetemedim ben ki bizim kültürümüzden fersah fersah uzak.
edit : müziğin hakkını vermem gerek. müzikler muhteşem.
filmi yeni izledim. niye çünkü önyargılardan uzak, iyi kötü eleştirilerin yoğun konuşulduğu zamanlardan uzak seyretmek istedim. hoş sonuç diğer eleştirenlerle pek değişmedi yani ben de azıcık film merakı olan birinin rahatlıkla izlediği filmlerden bir ya da bir kaçına benzeteceği bir film dedim sonunda evet.
sonuç olarak, bu başka filmlere benzetmelerin hepsine katılıyor ve bir tane de ben ekliyorum;
2011 yılında mert fırat, tuba ünsal, kenan ece, melis babadağ, açelya yılhan ın oyuncu kadrosunu oluşturduğu beni unutma filmi. iki filmi de izleyenlerin benzettiklerine eminim. beni unutma'yı izlemeyenler ise evim sensin'den etkilendiyse, bu filmden çok daha fazla etkileneceklerdir. tokat gibi çarpan, boğazı düğümleyen sahneleri inanın evim sensinde değil, bu filmde var.
yabancı bir filmin senaryosundan alıntı olduğunu yazarlar sayesinde öğrendiğim bir film. ilk olarak bu filmi izlerseniz hiç yerlere vurulacak film değildir. psikoloji filmlerine meraklı olan birisi olarak, beni unutma çakması sanar, ondan iyi olduğunu düşünebilirsiniz. en saçma gelen 27 yaşında bir kızın sevimli olmaya çalışmasıdır. zaten tek saçma noktadır.
evet sağlam ağlatmıştır. özellikle de babanın kızım gitme dediği sahnede.
ayrıca fahriyenin kardeşini oynayan kızın oyunculuğu da dikkat çekici derecede iyi.
fahriye evcen yani "leyla" karakteri resmen aptal. biraz daha samimi olsaydı keşke, filmi itici yapmış.
sonuç olarak sonu gözleri biraz dolduruyor. orjinalini tebrik etmek lazım. özenti, taklit filmi tebrik etmek etik değil.
Bu filme iyi diyen kızlar kezban, erkekler ise şabandır. insanları yaftalıyor olabilirim, ama bunun aksine beni kimse inandıramaz. özcan deniz denilen lavuğun kafasında film boyunca talaş eksik olmadı, sen ne pis adammışsın amına koyim.
Ortalama bi filmdir. Fahriye evcenin surekli bi bebek taklidi halinde olmasi cok sinir bozucu oncelikle. Muzik secimleri de hic yerinde olmamis diye dusunuyorum. Ozcan deniz de edward cullen issiz adam karisimi bi tip. Ayrintilara takilmazsaniz emek verilmis film izlenebilir.
orjinalinde ağlatan filmdir. özcan denizin yaptığı çok acemi işi olmuş gibi. fahriye evcen in herşeyi unutana kadar kikirik gibi gülmesi de kızı resmen salak rolüne sokmuşlar.
