kendisini ilk olarak sex bomb performansıyla izlediğim muhteşem rus patencidir. Buz pistinde onun kadar esnek ve estetik kayabilen başka bir patenci olduğunu sanmıyorum. Müziği tamamen hareketlerine dökebilir ve izlerken kendisini hayran bırakır. Bu iş için yaratılmıştır. Her atlayışında nefesler tutulur, lütfen düşmesin, puanları yüksek gelsin diye dua edilir. Kendisini izlerken dünya ile aranızdaki iletişim bir anda kopar. bir tek evgeni ve televizyon ekranına yapışmaya hazır olan siz kalırsınız. Onu canlı izleyebildiğimi düşünemiyorum. küçük bir nirvana olurdu benim için. Buz patenini bırakmadan önceki performanslarından bazıları istediği kalitede olmamıştır. Hatta bir avrupa şampiyonluğunu brian joubert'e kaptırmıştır. Kendisi düştüğünde ekran karşısındaki ben kendimi yerden yere vurup, parçalıyordum. Her sene büyük bir olay olarak beklenen şampiyonalar, Evgeni Plushenko buz patenini bıraktığından beri heyecandan yoksun, rastgele görülürse izlenen olaylara dönüştü. hiç bir buz patenci, onun verdiği tadı veremez. Zaten kendisi buzda kaymıyor adeta buzun üstünde süzülerek dans ediyor. Onu çok özlüyoruz. Tekrar pistlere dönmesini umut ediyoruz.
27 eylülde edvin marton ile türkiye'ye geliyor kendisi.**
"Plushenko gibi son zamanların bir numarası bir buz patencinin Türkiye'deki bir gösterisinin hem basında hem de paten camiasında büyük yankı bulacağı düşüncesindeyiz. Diğer yandan, bu gösteriyi sadece buz patenine atfetmek de herhalde şovun müzikal yanını temsil eden Marton'a haksızlık olacaktır. Gösteri, "bir görsel ve duysal şölen" olarak, elbette hem sunanı hem de alıcısı tarafından salt sportif bir gösteri olmanın çok ötesinde bir noktada değerlendirilecektir. Bu yüzden, böylesi bir olayın bir parçası olmanın sadece ülkemizde değil dünya ölçeğinde bir prestij olacağı düşüncesiyle, giriştiğimiz bu organizasyonun başarıya dönük potansiyelinden asla kuşku duymadık.
Olimpiyat Şampiyonu, defalarca kez Dünya ve Avrupa şampiyonu, 2008 Eurovision Birincisi Evgeni Plushenko ile Ammy ödüllü kemancı, 3 milyon euroluk, buz pisti şartlarından etkilenmeyen özel yapım Stradivarius kemanıyla Edvin Marton'un 22 kişilik uzman ekipleriyle sundukları Yılın en iyi gösterisinde birlikte olmak dileğiyle.."
kızların aşkıdır . trt ' de sırf evgeni çıkacak diye tüm buz pateni sezonunu kaçırmayan kızların oluşturduğu kümenin büyüklüğü ölçülemez sanırım . evlendi diye yas tutan arkadaşlarımıza müjdeli haber evet evgeni boşanmış . kariyerindeki bu başarının evliliğine yansımaması olasıdır .
pistlere bomba gibi geri dönen efsane. 2010 avrupa şampiyonası kısa programı 91.30 puanla 1. sırada tamamlamıştır. program bitiminde seyirciye öpücük göndererek herkesin aklını başından almış ve karizmasını konuşturmuştur.
kış olimpiyatlarında 16 şubat salı günü Türkiye saati ile saat 2:15 de kısa program, perşembe günü ise 03:00'da serbest programda boy göstericek olan süper yetenek insan. Bi röportajında Tarih yazmak istediğini söyleyen evgeni rakiplerinin de başka patenciler değil, kendisi olacağını söyledi. tartışmasız dünyanın en iyi artistik patinaj sporcusu. sanat gibi varlık, iyi ki geri döndü!
2. olmasıyla içimin yağlarını eriten antipatik sporcu. neden mi antipatik? bunun cevabı için alexei yagudin'e geçildiğindeki tirplerine ve son olarak da 2010 olimpiyatlarında kürsüye çıkarken 1.lik kürsüsüne çıkıp ordan 2.lik kürsüsüne geçmesine bakmak gerekir. hiçbir zaman alexei yagudin standardında olamamış overrated adam...
her şeyi iyi güzel hoş da, geçen senelerden birinde geri geri giderken yoktan yere düşmüştü. şok etmişti bizi. zaten brian joubert birinci olsun diye adamın yanlışını kolluyordum, aha düşse aha düşse diye dört gözle bekliyordum. mubarek vırt vırt dönüyordu. zaten hayran kitlesi de bıcır bıcır bağırıp duruyordu. hafiften sinirim bozulmuştu. tam da o anlardan birinde bizim eleman gayet sıradan bir pozisyonda (artık ne oldu, tribünde çocukluk aşkını mı gördü nedir anlayamadık) pat diye geri geri yere yapışmıştı. gözlerimi açıp kapadım, açıp kapadım acaba doğru mu yanlış mı diye. doğruymuş. ama pis hakemler adam gibi puan kırmamışlardı bile. zaten adamın geçmişi var, namı var diye baştan topluyor puanları. "gençlerin önünü açmak lazım plushenko sana bu kadar derece yeter" diyordum ki sonraki şampiyonalara katılmamıştı. bir ara sakat makat ** kalmış diyorlardı, o yüzden katılmamış, bir ara da artık bıraktı bu işleri diyorlardı. yalnız sonradan tekrar cee deyip gelmişti. yanlış hatırlamıyorsam geldiği gibi geri gitmesi gerektiğini anlamıştı. çünkü o şampiyonada brian joubert birinci olmuştu. * bir kere de çıkıp çıkmayacağı belli değildi, son anda çıkmıştı piyasaya. o şampiyonada da stephane lambiel birinci olmuştu. genç yetenek. valla güzel kaymıştı iyi hatırlıyorum. tabi ben ona da gıcık oluyordum. malum sebepten dolayı. neyse işte sonraları da ben işten-güçten-dersten buz pateni takibini kesmiştim, artık ne oldu bilemiyorum akıbeti.
rusya` nın olimpiyatlara gönderdiği en yetenekli sporculardan sadece bir tanesi.
3 kasım 1982 rus doğumlu buz patenci. yedi kez rusya şampiyonu, dört kez grand prix finalleri şampiyonu, altı kez avrupa şampiyonu, üç kez dünya şampiyonu olmuştur. 2006 kış olimpiyatlarında altın madalya almıştır. rus patenci evgeni plushenko 4 yıl spora ara verdikten sonra 2010 vancouver kış olimpiyatlarında spora geri dönmüş ve 2010 kış olimpiyatlarında olimpiyat ikincisi olmuştur.
küçük yaşında başladığı buz patenindeki doğal yeteneği sayesinde genç yaşlarda çok zor figürleri sergilemeyi başarmış, henüz 14 yaşında iken dörtlü toeloop atabilmiştir. bielmann sipnlerin konusunda da eline su dökebilen çıkmamaktadır. 2010 avrupa artistik patinaj şampiyonasında kısa programda 91.30 puan alarak yeni dünya rekoruna imza atmış ve bu bölümü ilk sırada bitirmiştir.
çüşşş oha diyerek açtığım başlık. 2006 yılında açılan uludağ sözlükte şimdiye kadar açılmamasına şaşırarak.
( 3 Kasım 1982; Solnechny, Sovyetler Birliği) Rus buz patenci. 2006 Olimpiyat şampiyonu, 2002 ve 2010 Olimpiyat ikincisidir. Yedi kez Rusya şampiyonu, dört kez Grand Prix Finalleri şampiyonu, yedi kez Avrupa şampiyonu, üç kez Dünya şampiyonudur.
buz pateninden pek anlayan bi insan değilim. ama olimpiyatlarda denk geldiğimde asla kaçırmam. plushenko'yu da burdan biliyorum. bi insan bu kadar mı net çıkarır hareketleri, bu kadar mı zarif olur. harika.