Biz bu vatanı seviyoruz. Tüm dış düşmanlarımızın özellikle hayır dediklerinin farkındayız. Hala daha patlayan bombaların türkiyenin önünü kesmek için olduğunun farkındayız. Terörü kimlerin organize ettiğini gayet iyi biliyoruz.
Tabiki evet diyoruz. Aynı gazi mustafa kemal atatürkün yaptığı gibi; devleti kurmak için resmiyette kabul edilen ingiliz tipi parlamenter sistemi, delerek, aslında fiiliyatta başkanlık olarak uygulayan atatürkün yaptığı gibi.
Eski türk devlet geleneğinde olduğu gibi. Tarih boyunca ikilikten çift başlılıktan çektik ne çektiysek. Davul başkasının elinde, tokmak başkasının elinde, merkez bankamız bile hala ingilizlerin elinde.
Tarih boyunca kimsenin uşağı olmadık. bugünde ne abd nin ne rusyanın ne de ab nin kölesi olmamak için, Tam bağımsızlık için evet.
Onlar sadece sanatçı değil. Onlar aydın, onlar ilerici ve onlar aynı zamanda Mustafa Kemal'in askerleri! Tabi ki fikirlerini özgürce söyleyecekler!
*****
Listeyi uzatsam sayfalar yetmez. Bizim muhalefetin durumu maalesef bundan ibaret...
Dikkat ederseniz sadece son 14 yılı yazdım. Geriye gittikçe örnekleri çoğaltmak mümkün...
Zaten çok geriye gitmemize de izin vermiyor muhteremler. "Yahu geçmişi bırak, sen şimdiye bak" deyip meseleyi apar topar kapatmaya çalışıyorlar.
Ne kadar da kolay söylüyorlar "Geçmiş" diye...
Oysa o geçmişin içinde ölümlere, ölümlere olmasa dahi zulümlere maruz bırakılmış nice insan var.
O geçmişin içinde asılan Menderes ve bakan arkadaşları var. O geçmişin içinde zehirleyerek ortadan kaldırdikları Özal var. O geçmişte postmodern darbe ile indirilen Erbakan var.
Kanlı darbeler var.
Başörtülü oldukları için eğitim hayatları ellerinden gaddarca alınan kızlar var. Vebalı muamelesi yapıp kamuya almadıkları inançlı kesimler var. Bin yıl sürecek dedikleri 28 Şubat'lar var! Kapatılan imam Hatip'ler, Kur-an kursları var.
Ve tüm bu mezalimin altında hepsinin evet mührü var. Bunun için geçmişin irdelenmesine şiddetle hayır diyorlar!
Şimdi karşımıza geçip bize "Neden evet diyorsunuz?" diye soruyorlar. Aslında hayır dediğimizin farkında bile değiller...
Evet evet, doğru okudunuz.
Biz de hayır diyoruz! Ama sizin hayırınızla bizim hayırımız arasında bir fark var.
Askerlerle bir olup postmodern darbe marifetiyle başbakan indiren cumhurbaşkanlarına hayır diyoruz.
Bir anayasa kitapçığı fırlatarak ülkeyi dibe vurduran, cezaevlerindeki teröristleri affederek tekrar dağa çıkmalarına vesile olan cumhurbaşkanlarına hayır diyoruz.
Bankalar hortumlanırken ve ülke 350 milyar dolarlık bir soyguna maruz kalırken kılı kıpırdamayan liderlere hayır diyoruz.
"Bizim eğitim hakkımız ne olacak" diye sorulduğunda, "Yallah Arabistan'a" diyen liderlere hayır diyoruz.
Lüksemburg gibi bir ülkenin verdiği 750 milyon dolarlık hibe parayla memur maaşlarını ödemeye çalışan liderlere hayır diyoruz.
Halktan topladıkları deprem paralarını yiyen siyasilere, emir vericilerin karşısında dizleri bükülmeye alışık liderlere, asker postalı yalamaya alışkın şahsiyetsizlere hayır diyoruz!
Sizinle bizim hayırımızın arasındaki fark bu...
Alevler saçan bir ejderhanın ağzının içinde yürüyormuşcasına yürüyerek bugünlere geldik.
Bütün hayatımız boyunca hayalz ettiğimiz, şimdi ise gerçekleşeceğine inandığımız güzel bir gelecek için...
BiR BAŞKA BAŞLIKTA VERDiGiM CEVABIN AYNISINI YAZIYORUM
osmanlıcılık palavralarına
arap seviciligine
atatürk'ü yok saymaya
egitim sistemindeki ciddi sorunlara
terörü bitirecegiz yalanına
tek adam rejimine
saray yalakalıgına
hayirrrrrr..
Ne evet ne Hayır. Gönlüm Hayır desede ülkemiz için hayırlara vesile olması için evet diyelim. Nasıl olsa sonuç evet çıkacak. Bu sefer bizde kazanalım müminler. Evet.
* mutlaka okunmasi gerekli okununca anlaşilacaktir*
başkanlık sisteminde hep abd örnek örnek gösteriliyor tamam abd'de var doğru ama abd'nin her başkanı (bkz: cıa) gözetiminden geçer ve geniş çaplı araştırmaya tabii tutulur yasal olmayan bu uygulama geçmişten gelen ve amerikan devletinin bekası için gizli şekilde yürütülür ve başkanlığı sırasında devam eder bu gizli bir devlet geleneği olarak süregelen bir uygulamadır, başkan kesinlikle abd aleyhine bir tutum içerisine giremez girer ise devreye cıa girer, peki başkanlık sistemi ülkemize geldiğinde mit cıa gibi bu rolü uygulayıp dış güçlerin etkisinde kalmadan bunun altından kalkabilir mi ?
bizim kasamızda şuan 75 milyar dolar varken cia yıllık bütçesi 2009'da sızdırılan gizli belgelere göre 75 milyar dolar 2017 bile değil.
söz konusu mit içerisinde çok sayıda kripto fetö'cü (dolaylı olarak cıa'ye çalışan) olduğu biliniyor, aynı mit'in darbeden haberi olmuyor ve rte eniştesinden duyduğunu beyan ediyor ve hakan fidan hala görevde.
gazeteci (bkz: ahmet takan) tarafından servis edilen ve kaynak olarak akp milletvekillerini gösteren takan hakan fidanın katarda fetö ile barış masası kurulduğunu iddaa etti 3 günden beri hala bir açıklama gelmedi.
büyükada'da 1919'daki işgal günlerinde ingiliz ordu karargâhı olarak kullanılan otel, 15 temmuz'da cia'ya çalışan orta doğu uzmanı abd'li profesör henri barkey'in de aralarında olduğu çoğu yabancı 17 ismin gizemli bir toplantısıyla gündeme geldi.
sabah gazetesinin haberine göre, darbe girişiminin yaşandığı gün türkiye'ye giriş yapan ve sır toplantı sırasında sık sık abd ile telefonda temas kuran barkey, hain kalkışmanın başarısız sonuçlanmasıyla 19 temmuz'da türkiye'yi terk etti. barkey, grupla birlikte otelden çıkış yaptığı 17 temmuz'da ise otel görevlilerine üzerinde "pensilvanya" yazan bir çan bıraktı. istanbul emniyeti'ne bağlı istihbarat, terör, siber suçlar ve asayiş şubelerini alarma geçiren bu detay üzerine ekipler büyükada'ya giderek otelin tüm görevlilerini sorguya aldı. (darbe büyükada'dan yönlendirilecekti büyük ihtimal)
ve bu olayda bu haberden sonra gündeme gelmedi.
15 temmuz kalkışmasında incirlikten kalkan amerikan tanker uçağı ile fetö kontrolündeki f16'lara yakıt ikmali yapıldı, türkiye'nin incirlik üssünü hiç bir sebeb göstermeden kapatma hakkı olmasına rağmen bırakın kapatılmayı bir tepki bile verilmedi.
aynı günde ise ingiliz daily ekspress gazetesi ingiliz hükümetinin gerektiği takdirde tatil için türkiye'de bulunan ve sayıları 50 bin civarı olan vatandaşlarını kurtarmak bahanesiyle askeri bir operasyon planladıklarını, hatta bu görevi gerçekleştirecek askerlerin güney kıbrıs'ta bulunan ingiliz üssüne gönderildikleri bilgisini veriyor. (ne ara ögrendiniz ve askeri sevkiyat gönderdiniz)
konuyla ilgili yapılan açıklamalar, kendi vatandaşlarını kurtarma girişiminin de ötesinde, adeta bir işgal planını andırır nitelikte.
yüzlerce jet, helikopter ve askeri personel intikal uçakları 50 bin civarı britanyalı'yı tehlikeden uzaklaşmalarına yardımcı olmak için görevlendirilecekler. askerler bu operasyona müdahele etmeye kalkışacak "yerel isyancılara" ateş etmekte serbest olacaklar. (yani 15 temmuzda sokaklara çıkan insanları kastediyor) bu ingiliz ordusunun kendi açıklamasıdır.
darbe başarılı olsa ingiliz ordusu türkiye'ye girecek ve darbeye destek vereceğini açık şekilde belirtmiş ve fiilen işgal edilmiş olacaktık, incirlik üssünden de yüksek ihtimal aynı tepki verilecekti aynı şekilde britanya'ya tepki dahi verilmedi.
bir an aklıma o efsane hikayede gelmedi değil, rte'nin ceza evin de cıa ajanları tarafından ziyaret edilmesi ve ardında tahliye olması ve ak partiyi kurması, bu hikayeyi duymayan yoktur.
bu yazdıklarım ve medyaya yansıyan kısmı yani buzdağının görünen kısmı, bu kadar elim ve vahim olaylar tüm dünyanın gözü önünde gerçekleştiyse görünmeyen ve bilinmeyenlerin ne kadar büyük olduğunu anlamışsınızdır.
şuan medyada yeni sistem ve anayasa hakkında hiçbir bilgilendirme yapılmamaktadır halkın %85'i neye oy atacağını attığı oyun içerigi hakkında hiçbir bilgisi yoktur, mitinglerde içerikten ve sistemde asla bahsedilmezken genel ve yüzeysel söylemler dışında elle tutulur hiç bir şey yoktur.
sadece ucuz siyaset yapılmaktadır akp tarafı; pkk, fetö, hdp, ab hayır dediği için evet diyoruz ! yine akp tarafı;daha güçlü bir türkiye için eveet ! (neye göre hangi maddeye göre güçlü türkiye ? tamamen halkın gazını almaya yönelik ve afadersiniz ama sanki zekamla dalga geçilmiş gibi hissettim kendimi)
aynı şekilde chp'nin akp'den bir farkı yok chp; rejim elden gidiyor ! cumhuriyet tehlike altında ! yine chp; diktatörlüğe hayır diyoruzz tek adama hayır diyoruzz ! (cumhuriyet hangi maddede kaldırılıyor ? neye göre tehlike altında ? hangi maddeler diktatörlük barındırıyor ? seslendıgın kesım neye hayır diyecek ? yine ucuz siyaset ve toplumlumun gazını almaya yonelik söylemler ve insanın zekasını zorlar nitelıkte)
kılıçdaroglu demişken;
chp lideri kemal kılıçdaroğlu’nun bir televizyon programında mit içinde bir grubun iktidara çalıştığını öne sürerek, “aralarında ne konuşma yaptıklarını, kimlerle konuştuklarını da yine biz biliyoruz” demesi, ‘kılıçdaroğlu’nun özel bir dinleme örgütü mü var?’ sorusunu akla getirdi. kılıçdaroğlu ve bazı chp’liler için odatv davası sanığı eski mit yöneticisi kaşif kozinoğlu’nun yazdığı iddia edilen bir mektupta kemal kılıçdaroğlu’nun bizzat alman istihbarat teşkilatı (bnd) ile görüştüğü ileri sürülmüştü.
chp'de şuan birçok eski hdp'li olan milletvekilleri vardır ve bu vekillerin teröristlere yardımdan soruşturmaları vardır. üstelik her konuda kendi ülkesini aihm'e şikayet etmesi ne kadar bu ülkenin partisi olduğunu gözler önüne sermiştir, ve her ab ziyaretinde özellikle almanya'ya ülkesini şikayet edecek kadar da haddini aşmıştır.
peki bunca bilgiden sonra rte yinede mukemmel bir lider diyelim peki sonra ki başkanın dış güçlere çalışmadığını yada onlar tarafından gönderilmediğini nereden bileceğiz ? çok tehlikeli bir yoldayız farkındamısınız ?
bütün bu bilgileri analiz edip parçaları birleştirerek ve birazda aklınız kullanarak inanıyorum gerçekleri göreceksiniz
peki bir vatandaş olarak bunları benim bile biliyor ulaşabiliyorum, aklınızı kullanın ve sorgulamadan hiçbir kişi ve kuruma bağlı olup biat etmeyin, irade ve sorgulama insana mahsustur kullanın !
bütün bu bilgileri analiz edip parçaları birleştirerek ve birazda aklınız kullanarak inanıyorum gerçekleri göreceksiniz.
(bazı paragraflarda gazetelerden alıntı yapılmıştır) bu yazı şahsıma ait olup tarafımca saatlerce emek verilerek hazırlanmıştır. gerektiği takdirde belge ve kanıtları mevcut olup kendiniz google yazdıgınız an bir çok farklı mecradan kaynak/kayıt/belgelerine ulaşabilirsiniz.
* MUTLAKA OKUNMASI GEREKLi OKUNUNCA ANLAŞILACAKTIR*
başkanlık sistemi abd'de var doğru ama abd'nin her başkanı (bkz: cıa) gözetiminden geçer ve geniş çaplı araştırmaya tabii tutulur yasal olmayan bu uygulama geçmişten gelen ve amerikan devletinin bekası için gizli şekilde yürütülür ve başkanlığı sırasında devam eder bu gizli bir devlet geleneği olarak süregelen bir uygulamadır, başkan kesinlikle abd aleyhine bir tutum içerisine giremez girer ise devreye cıa girer, peki başkanlık sistemi ülkemize geldiğinde mit cıa gibi bu rolü uygulayıp dış güçlerin etkisinde kalmadan bunun altından kalkabilir mi ?
bizim kasamızda şuan 75 milyar dolar varken cia yıllık bütçesi 2009'da sızdırılan gizli belgelere göre 75 milyar dolar 2017 bile değil.
söz konusu mit içerisinde çok sayıda kripto fetö'cü (dolaylı olarak cıa'ye çalışan) olduğu biliniyor, aynı mit'in darbeden haberi olmuyor ve rte eniştesinden duyduğunu beyan ediyor ve hakan fidan hala görevde.
gazeteci (bkz: ahmet takan) tarafından servis edilen ve kaynak olarak akp milletvekillerini gösteren takan hakan fidanın katarda fetö ile barış masası kurulduğunu iddaa etti 3 günden beri hala bir açıklama gelmedi.
Büyükada'da 1919'daki işgal günlerinde ingiliz Ordu Karargâhı olarak kullanılan otel, 15 Temmuz'da CIA'ya çalışan orta doğu uzmanı ABD'li profesör Henri Barkey'in de aralarında olduğu çoğu yabancı 17 ismin gizemli bir toplantısıyla gündeme geldi.
Sabah gazetesinin haberine göre, Darbe girişiminin yaşandığı gün Türkiye'ye giriş yapan ve sır toplantı sırasında sık sık ABD ile telefonda temas kuran Barkey, hain kalkışmanın başarısız sonuçlanmasıyla 19 Temmuz'da Türkiye'yi terk etti. Barkey, grupla birlikte otelden çıkış yaptığı 17 Temmuz'da ise otel görevlilerine üzerinde "Pensilvanya" yazan bir çan bıraktı. istanbul Emniyeti'ne bağlı istihbarat, Terör, Siber Suçlar ve Asayiş şubelerini alarma geçiren bu detay üzerine ekipler Büyükada'ya giderek otelin tüm görevlilerini sorguya aldı. (darbe büyükada'dan yönlendirilecekti büyük ihtimal)
ve bu olayda bu haberden sonra gündeme gelmedi.
15 temmuz kalkışmasında incirlikten kalkan amerikan tanker uçağı ile fetö kontrolündeki f16'lara yakıt ikmali yapıldı, türkiye'nin incirlik üssünü hiç bir sebeb göstermeden kapatma hakkı olmasına rağmen bırakın kapatılmayı bir tepki bile verilmedi.
aynı günde ise ingiliz Daily Ekspress gazetesi ingiliz hükümetinin gerektiği takdirde tatil için Türkiye'de bulunan ve sayıları 50 bin civarı olan vatandaşlarını kurtarmak bahanesiyle askeri bir operasyon planladıklarını, hatta bu görevi gerçekleştirecek askerlerin Güney Kıbrıs'ta bulunan ingiliz üssüne gönderildikleri bilgisini veriyor. (ne ara ögrendiniz ve askeri sevkiyat gönderdiniz)
Konuyla ilgili yapılan açıklamalar, kendi vatandaşlarını kurtarma girişiminin de ötesinde, adeta bir işgal planını andırır nitelikte.
Yüzlerce jet, helikopter ve askeri personel intikal uçakları 50 bin civarı Britanyalı'yı tehlikeden uzaklaşmalarına yardımcı olmak için görevlendirilecekler. Askerler bu operasyona müdahele etmeye kalkışacak "yerel isyancılara" ateş etmekte serbest olacaklar. (yani 15 temmuzda sokaklara çıkan insanları kastediyor) bu ingiliz ordusunun kendi açıklamasıdır.
darbe başarılı olsa ingiliz ordusu türkiye'ye girecek ve darbeye destek vereceğini açık şekilde belirtmiş ve fiilen işgal edilmiş olacaktık, incirlik üssünden de yüksek ihtimal aynı tepki verilecekti aynı şekilde britanya'ya tepki dahi verilmedi.
bir an aklıma o efsane hikayede gelmedi değil, rte'nin ceza evin de cıa ajanları tarafından ziyaret edilmesi ve ardında tahliye olması ve ak partiyi kurması, bu hikayeyi duymayan yoktur.
bu yazdıklarım ve medyaya yansıyan kısmı yani buzdağının görünen kısmı, bu kadar elim ve vahim olaylar tüm dünyanın gözü önünde gerçekleştiyse görünmeyen ve bilinmeyenlerin ne kadar büyük olduğunu anlamışsınızdır.
şuan medyada yeni sistem ve anayasa hakkında hiçbir bilgilendirme yapılmamaktadır halkın %85'i neye oy atacağını attığı oyun içerigi hakkında hiçbir bilgisi yoktur, mitinglerde içerikten ve sistemde asla bahsedilmezken genel ve yüzeysel söylemler dışında elle tutulur hiç bir şey yoktur.
sadece ucuz siyaset yapılmaktadır akp tarafı; pkk, fetö, hdp, ab hayır dediği için evet diyoruz ! yine akp tarafı;daha güçlü bir türkiye için eveet ! (neye göre hangi maddeye göre güçlü türkiye ? tamamen halkın gazını almaya yönelik ve afadersiniz ama sanki zekamla dalga geçilmiş gibi hissettim kendimi)
aynı şekilde chp'nin akp'den bir farkı yok chp; rejim elden gidiyor ! cumhuriyet tehlike altında ! yine chp; diktatörlüğe hayır diyoruzz tek adama hayır diyoruzz ! (cumhuriyet hangi maddede kaldırılıyor ? neye göre tehlike altında ? hangi maddeler diktatörlük barındırıyor ? seslendıgın kesım neye hayır diyecek ? yine ucuz siyaset ve toplumlumun gazını almaya yonelik söylemler ve insanın zekasını zorlar nitelıkte)
kılıçdaroglu demişken;
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir televizyon programında MiT içinde bir grubun iktidara çalıştığını öne sürerek, “Aralarında ne konuşma yaptıklarını, kimlerle konuştuklarını da yine biz biliyoruz” demesi, ‘Kılıçdaroğlu’nun özel bir dinleme örgütü mü var?’ Sorusunu akla getirdi. Kılıçdaroğlu ve bazı CHP’liler için ODATV davası sanığı eski MiT yöneticisi Kaşif Kozinoğlu’nun yazdığı iddia edilen bir mektupta Kemal Kılıçdaroğlu’nun bizzat Alman istihbarat Teşkilatı (BND) ile görüştüğü ileri sürülmüştü.
chp'de şuan birçok eski hdp'li olan milletvekilleri vardır ve bu vekillerin teröristlere yardımdan soruşturmaları vardır. üstelik her konuda kendi ülkesini aihm'e şikayet etmesi ne kadar bu ülkenin partisi olduğunu gözler önüne sermiştir, ve her ab ziyaretinde özellikle almanya'ya ülkesini şikayet edecek kadar da haddini aşmıştır.
peki bunca bilgiden sonra rte yinede mukemmel bir lider diyelim peki sonra ki başkanın dış güçlere çalışmadığını yada onlar tarafından gönderilmediğini nereden bileceğiz ? çok tehlikeli bir yoldayız farkındamısınız ?
bütün bu bilgileri analiz edip parçaları birleştirerek ve birazda aklınız kullanarak inanıyorum gerçekleri göreceksiniz
peki bir vatandaş olarak bunları benim bile biliyor ulaşabiliyorum, aklınızı kullanın ve sorgulamadan hiçbir kişi ve kuruma bağlı olup biat etmeyin, irade ve sorgulama insana mahsustur kullanın !
bütün bu bilgileri analiz edip parçaları birleştirerek ve birazda aklınız kullanarak inanıyorum gerçekleri göreceksiniz.
(bazı paragraflarda gazetelerden alıntı yapılmıştır) bu yazı şahsıma ait olup tarafımca saatlerce emek verilerek hazırlanmıştır. gerektiği takdirde belge ve kanıtları mevcut olup kendiniz google yazdıgınız an bir çok farklı mecradan kaynak/kayıt/belgelerine ulaşabilirsiniz.
Öncelikle bir konuya değinmek istiyorum. Ben karışmam diyen arkadaşlar siyasetten elini eteğini çekiyor fakat bunlar gerçek şeyler arkadaşlar hayat o kadar da tozpembe değil yavaş yavaş düşüncelerinizi belirlemeye başlayın. Bu sözlükte 50-60 yaşında insanlarda var 15-20 yaşında ki çocuklarda. Evet diyenler belirli insanlar hayır dediği için ve yeni nesle güvendiği için iyi bir başkan seçebileceklerini düşünüyorlar hayır dersem elime ne geçecek ki diye düşünüyorlar. Hayır diyenlerse 1982 anayasasıyla iyiyiz biz hataları var ama olacak o kadar diyenler. Konu hakkında daha fazla araştırma yapıp fikirlerinizi öyle paylaşın.
Hayır tabi ki suistimal yapmaktan başka birşey olmadığı için hayır.
O kadar sevdiğim Osmanlıyı bu kadar bilinçsizce ve art niyetli kullandıkları için. Nilhan denilen karıdan farkı yok düşünce tarzlarının.