küçük bir kardeşiniz vardır defterlerimle oynama dersiniz yırtar, en sevdiğiniz oyuncakla oynamak ister vermezsiniz siz yokken zarar verir ve küçük olduğu için bir fiske vuramazsınız vuracakken de hep ananız babanız ayırır senle o bir mi kocaman çocuk utanmıyor musun diye.
arada kardeşinizi uyarırsınız oğlum koşma öyle düşersin diye, dinlemez koşar ve düşünce öğrenir o tecrübeyi.
kardeşinizi kibritle oynama oğlum evi yakarsın diye onlarca kez uyardığınız halde inatla tekrar etmesi sonunda evi yakacak kıvılcımı yakmasıdır bu referandum.
ev yandıktan sonra kardeşinizi öldürecek haliniz yoktur ya ama evden de olmuşsunuzdur, bir tokat bari atayım dersiniz babanız ve ananız araya girer küçücük çocuk aklı ermez diyerek üstüne sizi azarlar ya öyle bir kardeşlik işte evetçi ve hayırcıların kardeşliği...
şeriat muhabbetlerini geçiniz arkadaşlar. sağcı-solcu kavgasına dönüştürmek kadar yersiz birşey daha olamaz şu durumda. kominist-ülkücü ihtilallerini hatırlayalım. bir hiç uğruna iki kardeş birbirini öldürdü o zamanlar. yapmayın, etmeyin. tarih yakın tarih. gözünüzü kapatmayın. istenileni değil, olması gerekeni yapın.
türban takıp her yerde her kurumda salına salına dolaşacağım, dört kadınla evlenebileceğim ve her sahtekarlığımı çıkara dönüştüreceğim diye, cennet vatanımı satan insanlarla kardeş mardeş olamam ben. william wallace, ülkesini sömürgeden, ingiliz uşaklığından kurtarmak için herşeyinden vazgeçti. işkence görürken bile özgürlük diye bağırdı. kanının son damlasına kadar, bağımsız, özgür bir ülke için çırpındı. bizse kendi ellerimizle verdik ülkemizi. ben böyle yaratıklarla kardeş mardeş olamam.
1- kürtlerin bir bölümü türkler'den nefret ediyorlar. ellerinden gelse hepimizi keserler. (bkz: hain evlat ökkeş)
2- türkler'in bir bölümü türklük bilincini ve benliğini yitirmiş, asimile tiplerdir. (bkz: ailenin gerizekalısı)
evet oyu veren kardeşi kardeşlikten reddederim ben diyeceğim önermedir. ayrıca böyle bir insanla aramda kardeşlik bağı olamayacağını düşünmekteyim. camii avlusunda bulunmuş olma ihtimali yüksektir. veya kurban bayramında kesilmek üzere sürüden alınmış ama kesmeye kıyılamamış bildiğin koyundur. onu bu kadar önemsersen gider oy da atar işte.
tüm insanoğlunun en belirgin ortak noktası aynı dünya üzerinde yaşamaksa,her birey farklı düşünüp farklı algılayıp farklı yorumlayıp farklı tarzda hayatı benimsiyor diye kutuplara ayrılmak zorunda değiliz.