misafir gelir. normal çocuklar gibi tüm sevimliliğiyle hoşgeldiiniizz diyemez.
annesinin zoruyla, kenardan köşeden itelemesi ile hoşgeldiniz der belki bi ihtimal.
misafirin de hoşuna gider vu utangaç tavırlar.
sevmeye yeltense de utangaçlıkla yabaniliği harmanlayan çocuk yanaşmaz.
- gel bakim adın ne senin.
- ...
- dilini mi yuttun, aa yoksa adın yok mu senin? (böyle saçma cümle yok)
- ... (çocuk kaçar)
kapı kenarlarından, koltuk köşelerinden misafiri gözetler bu çocuk.
aslında yanaşacak ama içinden bir şeyler engel olur.
o baktı mı bakmaz.
gelir annesinin kucağına oturur, veya hiç yapmadığı şeyleri yapar dikkat çekmek için.
ama çaktırmadan.
misafirin getirdiği şeyleri de yemez bu çocuk.
poşette çikolata vardır.
onu görür.
yanından geçer.
etrafından dolaşır poşetin ama yok alamaz kesinlikle.
tam gider ayak misafir çocuğu yalnız yakaladığı bi anda para sıkıştırır cebine.
çocuk parayı gelir misafirin cebine geri koyar.
misafir pes etmez kızar gibi yapar, al bu parayı der.
çocuk gider misafirin önüne atar parayı.
ailemin bana her zaman alma diye tembihlerdi. benimde dayanamayıp aldığım çok zaman olmuştur. sonunda da annem veya babamdan gelen çimcik veya tokatla son bulmuştur. alınca ne oluyor halen anlamış değilim.
+ al oğlum harçlık yapırsın.
yok bizim oğlan almaz öyle herkesin parasını. değil mi oğlum?
- hi hi evet annnneeee.
+ lan biz yabancımıyız al hadi.
- cık. *
+ al bak kızıyorum.
- iyi.
anne çocuğu yan odaya alır.
anne : lan gerizekalı niye alıyorsun milletin parasını, görgüsüz.
çocuk : ısrar etti ondan.
Ailedekiler kızmasın die önce istemeyim sonra da bi dahaki israrında hemen o parayı almaktır çünkü bilirki bu para yı bu seferde almazsa bidaha ısrar etmicekler.