Hayatımda sadece vize ve final dönemi yapabildiğim eylem. Bunun dışında 2 günden fazla evden çıkmayınca, afakanlar basıyor, antropoza girmiş erkeklere dönüyorum. En azından bi dışarı çıkıp kafeye veya deniz kenarına gidiyorum.
Tatil zamanları yaptığımdır. Boş boş dolaşmak malca geliyor misafir falan gelirse çıkarım belki. Ama adam insan görünce heyecanlanmaya başlıyor konuşmayı unutuyor.
[odandan çıkman gerekmez, masanda oturmaya devam et ve dinle... dinleme bile, sadece bekle... bekleme bile, gerçekten sakin ve yalnız ol. dünya özgürce sunacaktir kendini sana... maskesinden sıyrılmak için başka seceneği yok, huşu içinde yuvarlanacaktır ayaklarının dibine...] (bkz: franz kafka) evimdeyim, mutluyum.
çogu zaman deli gibi özledigim çılgınlıklar silsilesinin başı. Hele birde çılgınlar gibi uyumak vardır ki en sevdiğim , evet birazdan şeytana uyup bu çılgınlığı yine yapacagım.pisman degilim
çıkmadıkça çıkılmak istenmez. gün geçtikçe daha da isteksiz bir hale gelinir dışarı çıkmak konusunda. sürekli bahaneler üretilir. şimdi kim şunu yapacak, kim buraya gidecek, saçım da güzel değil, yorgun gibiyim...
çok fazla süre geçmeden dışarı çıkılmalı fazla sosyal olunmasa da insan içine karışılmalıdır.