Son bir umuttur. Belki bir öğrenci evidir, evde kuru ekmekten başka bir şey kalmamıştır. Belki o da yok.. Eski ceketlerin cepleri karıştırılır, tozlanmış raflardan kitaplar indirilip aralarına bakılır, çekmeceler, tencereler alt üst edilir... Yoktur.. Son bir umuttur halı altı. Hani belki para düzleşsin diye koymuşsundur, belki oraya kaymıştır. inanmazsın ama umuttur. Akşam yiyeceğin yemeğin hayali bile yeter insana. Bulamazsın parayı ama doymuşsundur umutlarınla.. Aç gireceğin buz gibi bir yatak seni bekliyordur.. Son kez yastık arasına bakıyım dersin, aklına muhtelif yerleri geçirirsin... Düşünürsün, düşünürsün. uyuya kalmışsındır.. Aç uyumuşsundur ama bir günü daha kurtarmışsındır.
en umulmadık zamanlarda insanın yapmak zorunda olduğu olaydır.
hele bir de aylardır giymediğin bir giysinin cebinden 20 lira ya da daha fazlası çıkarsa o an insanın en mutlu olduğu andır.
küçükken atari salonuna gitmek için yaptığımız, annenin babanın pantolonlarını ceketlerini didik didik etmek suretiyle gerçekleştirilen eylem. sabır işidir.