dışarısı yeterince iğrenç, millet kıyametten kaçış senaryosunu çevirir gibi koşuşturuyor bu beni daha çok daraltıyor. belki yaşadığım yerin etkisi belki de benim asosyalliğim bilemeyeceğim.
Arkadaşları vardır, parası da vardır. Evde vakit geçirmeyi sevendir. Kitap okur, film izler. Kahve içerken boş boş duvara bakar. Arkadaşları gelir. Eğlenilir, içilir. Arkadaşları gider, sevgilisi gelir. Falan olur filan olur. Ben sıkılmamdır.
Dışarıda saçma sapan leş gibi yemeklere ya da bulaşık suyundan bozma çay kahvelere, yarısından çoğu su olan alkollü içeceklere bin ton para vermekten bıkmış, ortamlarda oturup kalkmasını, konuşmasını gülmesini bilmeyen insanlar yüzünden ikrah etmiş, iki mekan ötedeki çırpıntıların ilgi çekmek amacıyla attıkları kahkahalardan bunalmış vs. Vs. insanın evinde daha rahat ve huzurlu olmasından mütevellit durumdur.
Dışarı çıkınca eve dönerken stres doluyorum, evde daha eğlenceli geçiyor vakit. Dışarısı artık insanı sosyopatlığa götürecek kadar b*ktan insanlarla dolu.
bir yerden bir yere gitmenin trafik, toplu taşıma araçları ve zaman yönünden zulüm olması,
zaten iş, okul, alışveriş vs zorakiyetlerden dolayı yeteri kadar dışarı çıkıyor olmak,
sakinliği sevmek,
evdede keyifli vakit geçirebileceğini bilmek,
ekonomik sebepler gibi koşullardan birini veya bir kaçını karşılıyor olmak bu kategoriye girmek için yeterlidir.. (bkz: dışarı çıkmaktan sıkılmayan insan) lar kadar normal insanlardır.
maddi imkanlar el verse zaten çok daha huzurlu ve sakin bir hayat seçmesi muhtemel kişilerdir.
sıkılır gibisine geldiğinde kalkıp yemek yemelidir. gözler çok çabuk yoruluyor karnınız aç ise. arada bir saate bakmak faydalı. bir de kalkıp dolaşmalı ki eklemler kitlenmesin.
yapılacak herhangi bir aktivite olmayan bir şehirde yaşayan insandır. internet, digitürk, d-smart ve sevgiliniz varsa ve doktora yapıyorsanız sıkılmazsınız.
Tam anlamıyla işte o kişi benim. Puzzle yapan, çocuk sallayan, fırsat bulup da evden çıkamayan, eşini yalniz bırakamayan kişi benim. Pazarları izin günüm.