çağdaş demokrat olmayı gerektiren hadisedir. 35 kadar bar gece kulübü gezmesi rakı bira içmesi aydan aya sevgili değişip kucaktan kucağa dolaşması son durak 40 yakın sap sığır bi erkek bulup evlenmelerina biz çağdaş demokratlık diyoruz.
Devir değişti artık. Eskinin 25'i şimdinin 35'i oldu*. Ama tabi birazcık evde kalma durumu da söz konusu. Geçti artık o 25 de evlen 35 de çocuğun veli toplantısına katıl dönemleri. Eskiden anne ve baba evladı ile büyürdü, şimdi yanlız yaşlanıyor insanlar.
Sosyal medya ile her istediğine erişebileceğini düşünen mal bir kuşak yetişti. instada tinderda falan herkesin en iyi güzel/yakışıklı en mutlu fotoları kol gezerken insanların beklentisi artmaya başladı. Mahallenin en çirkin 1/10'luk kızı ya da erkek çocuğu bile filtre, makyaj ve doğru açıdan çekimler ile 6/10 gösterdi kendini. Ama bu aldatma üzerine kurulu düzen patladı. Kimse kimseye güvenemedi, samimi bulmadı. Aslında herkesin kusurlu olduğunu içten içe bildikleri ama yine de o kusursuz fotolardaki mükemmeliyeti arzuladıkları için artık kimseyle evlenmiyorlar.
Evde kalan, beyaz atlı prens bekleyenlere kötü haber: siz prenses değilsiniz amk.
Eskiden 30 yaş üstü bir kadına bekar mısın demek abesti. Çünkü yüzde 90'ı evliydi. Şimdi 35 yaşındaki kadınların yarısı bekarım diyor. Kızım var diyor oğlum var diyor. Allah bağışlasın okula gidiyorlar mı diye soruyorsun, kahkaha atıp gülüyor onlar benim kedilerim diyor.
evde kalan kız sayısı artıyor demişsiniz ama buna bağlı olarak evde kalmış erkek sayısında da bir artış olmuyor mu? yani kadınlar ayılarla, eşeklerle, komodo ejderleri veya kendi aralarında falan mı evleniyor? bu ne aptal bir tespit? bu zeka ile nasıl hayatta kalıyorsunuz?
