bilgisayar denen icadın henüz emeklediği, haliyle, counter, half-life, crysis, cod gibi aksiyon oyunlarının henüz portakalda vitamin olduğu çocukluk yıllarımızın imkansızlıklarıyla ters orantılı hayal gücümüz sayesinde, her birimizi birer sitivın şipilbörg yapan hadisedir. kah bir televizyon kumandası, kah kömürlikten araklanmış, eli yüzü düzgün iki tahta parçasını çivileyerek yapılmış sözde silahlarla, ''dıkşın dıkşın'' tabanca, ''tıurrffff'' makina tüfek efektleriyle, kah yanı başında patlayan bir bombadan dolayı yastıklarla desteklenmiş bir mevzinin içine uçarak, kah başının üzerinden geçen yoğun mermilerden kaçmak için sürünerek, kalabalık şekilde üzerine gelen düşmanları tarayarak, cephanenin bittiği yerde bilek gücüyle, hayali düşmanları pataklayarak, hiç olmadı büyükçe bir yastığın ağzını yüzünü dağıtmaya çalışarak çektiğimiz filmler olmuştur. ben filmin sonunda, tüm düşmanları öldürmüş ama aldığı yaralara daha fazla dayanamamış, sevgilisinin kollarında ölen bir kahraman olmuşumdur mütemadiyen. ***