günlük rutin işleri yapmak bir şey değil de aylık yıllık temizlik ölüm gibi geliyor, gözümde çok büyüyor. kuvvet de gerektiriyor, petekleri temizlemek, camları silmek, mutfak dolaplarını silmek zor işler.
3 kediniz varsa camdan aşağı atın kendinizi daha kolay.
Yerleri süpürüp silmek neyse de asıl toz, silinmemiş yukardaki raflardan, dolap üstlerinden, mobilyalardan geliyor.
Uzaktan Canım kütüphanem ne güzel duruyor diyorsun, yakınına gelince rafta bir parmak toz var.
Yerdeki öbek öbek kedi tüyleri, koltuk üzerinde tüyler, grileşmiş ve hatta kedi yüzünden yırtılmış perdeler, çamur kalmış ayakkabılık..bunlar hep cinnet sebebi.
çalışan bir anne varsa pazar işgencesidir. sabah çamaşır suyunun o damakta acı bir tad bırakan kokusu ile uyanırsın artık buna kendini güdülediğin için yastığı sabaha karşı kafanın üstüne alırsın ama anneciğimiz uyanman için nerdeyse süpürge makinası ile seni bile çekicek olmasıdır kötüdür pskolojiyi bozabilir.
yemek yapmamaya mazeret, her daim tartışma konusu, bazı annelerimize göre dünyanın en önemli işi.
- anne yemekte ne var?
- allah ne verdiyse oğlum.
- allah ne verdi anne?
- lahmacun. sen bi arayıver beylik kebabı.
annelerin zorla yaptırdığı ve evin tek kızıysanız günün sonunda yorgunluktan ölmenize yol açacak olan olaydır. temizlik yapıldığı sürede dışarı çıkılamaz, annenin temizlediği yerlere el sürülemez, ordan oraya gidilemez, evin tekrar kirleneceği aklınızın ucundan bile geçirilemez.
