annenin evin çeşitli dolaplarına kurduğu bubi tuzakları. örnek;
tuvalet kağıdı kalmamıştı, anneme tuvalet kağıtlarının yerini sordum. o da bana tepedeki dolapta olduğunu söyledi. dolabın kapağını açmamla birlikte üzerime 5 rulo tuvalet kağıdı düştü. demek ki neymiş? bu devirde anana bile güvenmeyeceksin.
edit: kötülendikten sonra annemin sözlükte yazar olduğunu düşündüğüm hadise olmuştur
+ evin içinde küçük bir çocuk olması ve oyuncak alacak kadar çok parası olan bir yetişkin.***
+ elektrik kaçıran buz dolabı. ***
+ çalışır halde duran elektrikli aletler + çocuk = çarpık bir çocuk.
yeni yıkanmış ya da silinmiş banyo zemini..artistik patenaj puanı
düşmeyi önlemek için tutunmak istediğiniz yeni silinmiş banyo fayansları
düşmeye mani olamayıp, bu da yetmez bana nidasıyla kafayı indirmek için, yeterince köşegen olan duşkabin.
evde ne kadar kitap varsa karman çorman bir şekilde dolabın üstüne kaldırmak...daha sonra final zamanı en alttaki kitabı umarsızca çekmek suretiyle ufak çaplı bir "kitap çığı"nın altında kalmak...
koltukta kucağa laptopu alıp döneee döneee döneee şekilden şekile girersiniz. sarj kablosu sizi sarmaş dolaş çevirmiştir. kalkıp bi su içmek istersiniz ama o psikopat kablo sizi bırakmaz.
allah onu alsın.
Pırıl pırıl temizlenmiş camdan sürgülü kapı.
Halıya kamufle olmuş küçük legolar.
Bulaşık makinasına kesen tarafı üste gelecek şekilde konulmuş bıçak.
Kapağı tam kapanmamış kavanoz. Aldığın an kapak elinde elinde kalır, kavanoz da içindekilerle yerde.