düğün borçlarını ödeyen her çiftin uzun kış akşamlarının değişmez muhabbettidir.
bu süreci tetikleyen en belirgin faktör ev sahibine ayın başında verilen kiradır, nakit verilirse daha etkili bir faktör olmaktadır ev kirası. ardından bankaların internet sitelerinden en uzun vadelerle aylık kira miktarına yakın tutarlar hesaplanır, faiz oranları değişir bir daha hesaplanır tam kafana göre bir şeyler uydurdum derken bddknın alacağı evin % 25 i kadar nakit parası olmayan ev almaya kalkmasın kuralını öğrenirsin. bugün istanbulda alabileceğin bir ev 130 dan aşağı değil % 25 i 30 küsur yapar nereden bulacağım bu parayı dersin. ardından genelde tuvalette iken ulen ben bu otuz bin lirayı da tüketici kredisi olarak çeksem diye düşünürsün, tuvalletten çıkarken elini yüzünü yıkama alışkanlığın varsa o an ayılırsın bu düşüncenin saçmalığından. aynı anda 2 krediyi de ödeyemeyeceğine göre bu aşamada biraz takılırsın. anneyi babayı yoklarsın, arabayı satsam, eş dosttan uzun vadeli borç alsam dersin, utana sıkıla istediğin bir yerden kapı suratına kapatılınca bu defteri kapatmak zorunda kalırsın. terfilere sığınırsın, gelecekte gelecek zamlarla hayaller kurarsın. evet ben kuruyorum bu hayali.
20 yılda 3+1'den 1+1'e erozyona uğramış hayallerdir. müstehaktır. o 1+1 bile fazladır. elin gavuru gelip 1 yıllık geliri ile lüks konutlkarda taşak kebabı yapsın benim halkım da 360 ay vade ile 1+1 hayalleri kursun. beter olalım diyeceğim de bunun bir sonu yok.