Türkiyenin son 76 yıllık tarihi üç Avrupa ideolojisinin fikirleri etrafında gelişip filizlenmektedir. Avrupa bu fikirleri tartışıp çürütmüş ve yerine bireyci ve akla yönelik sistemler koymuş olmasına rağmen biz hala bu fikirlere sıkıca sarılmaktayız. işte bu 3 ideoloji:
1.iDEOLOJi OPPORTUNiZM: Fırsatçılıktır. Çıkar ve menfaatleri nereye yönelirse sadece o yönde hareket etmektir. Bana dokunmayan yılan bin yaşasındır. Olaylar gerçekleşirken anlık çözümler bulunarak sonuçlar asla dikkate alınmamaktadır.
Örnek:
Dostluk ilişkilerinde önemli olan bireyler arasındaki çıkar ilişkileridir. Birey sürekli kendine fırsat yaratacak kişilerle birlikte olmalıdır.
Bir bayanın(ya da erkeğin) babası annesi zenginse veya mal varlığı fazla ise onunla evlenerek bu fırsatlardan yararlanma hakkı edinilebilir.
Bir siyasi parti insanlara para dağıtıyorsa biz de bu fırsattan yararlanıp küpümüzü doldurmalıyız.
Bir tarlayı işleyip ürün almak zahmetli bir iştir.Bir fabrika ya da siteye arsa satılarak anlık olarak gelir sağlanabiliyorsa bu fırsat daha önemlidir.
Kişisel ilişkilerde kişlilerin mal varlıkları veya siyasi statüleri(güce erişim olanakları) ne kadar fazla ise onlarla bir arada olmak ve onlara yağ çekmek o kadar önemlidir ki ; bize de faydaları dokunabilir.
Bir kişi pratik bir fayda sağlıyorsa kişisel ahlaksızlıkları göz ardı edilebilir.
vs. örneklerde çeşitlemeler yapmak mümkündür.
2.iDEOLOJi PRAGMATiZM: Sadece günlük ihtiyaçlarını karşılayan anlık çözümleri benimsemek ve görülen faydayı takip etmektir. Literatüre faydacılık olarak girmiştir.
Örnek:
Yalan söyleyerek en çok fayda sağlanırsa ve yalan söylemek anlık ihtiyacı karşılıyorsa yalan söylemek faydalıdır.
Hırsızlık anlık para kazanmaya fayda sağlıyorsa yapılması faydalıdır.
Bir iş başvurusu sırasında aynı konumdaki bireyler arasında kişisel yetenekle ilerleme sağlanamıyorsa akraba ve tanıdık faktörü kullanarak onların önüne geçilebiliyorsa bunun kullanılması faydalıdır.
Bulunulan zümreye göre davranmak kişiye zümre içinden faydalanabilecek bir konum sağlayabiliyorsa bu konumu elde edebilmek için herşeyi yapmak mübahtır.
Bir iş yapılırken kısa zamanlı bir fayda sağlanıyorsa fakat uzun dönemde zararı fazla ise kısa dönemdeki faydadan yararlanmak gerekir. Sit alanları fabrika yapımı için yıkılabilir. Ormanlar site yapmak için kesilebilir.
vs. örneklerde çeşitlemeler yapmak mümkündür.
3.iDEOLOJi OBSKURANTiZM : Bilginin yayılmasını engellemeciliktir. Düşünen bir toplum olmaktan uzaklaşmaktır. Özgür düşüncenin karşıtıdır ve genellikle dinci köktencilikle birliktedir.Bilginin yayılması bir zümrenin çıkarların tehdit edebileceğinden dolayı yayılması istenmemektedir.
Örnek:
Kuran Arapça okunmalı. Türkçeye çevrilemez. (Çünkü Arapça Türkçeden üstün bir dildir. Türkçe tırt bir dildir. Savunmasını yaparlar.)
Avrupa'dan teknolojisini parayla alıyoruz niye nasıl yapıldığını öğrenelim ki. ( Sanki babanın hayrına satıyor sana Avrupa, Amerika bu ürünleri. Sen öğrenme ki o yapıp satmaya devam etsin.)
Okullarda tarih kitaplarında gereksiz ayrıntı vererek niye milletin canını sıkalım. ( Biz işimize gelen kısmını insanlara öğretiyoruz. )
Biz teori kısımlarını öğretelim merakları varsa uygulamasını onlar yapsınlar. (Yarım yamalak çevirilerle öğrenilen teorileri asla uygulama fırsatı bulamasınlar.)
TV lerde işimize gelen kısmını duyuralım merakları varsa kendileri gerçekleri öğrenirler.
Halk cahildir. Asla bir düşünceyi fikir yürüterek yorumlayamaz. Biz kendimiz yorumladıktan sonra onun ona faydalı olup olmadığına karar veririz.Ona göre halka duyururuz.
Üniversite okumuş bireylere fırsat verirsek halkın kafasını karıştıracak fikirler yayarlar önünü keselim.