tüm savaşlar keşke böyle olsa savaşıdır. adamlar en azından tüketiciyi memnun etmek adına (daha çok satmak için de olabilir) en iyiyi yapmaya çalışıyorlar. başkaları gibi üç günlük bebeleri, yaşlıları ve kadınları öldürmüyorlar.
etinin ürün yelpazesini coşkunlaşmasının sebebi: çikolata üretimi başarılı sayılabilir ama hala ülker fıstıklı diyorum. ve şaka maka çok ciddi güzel değişik tatlar tadıyorum sayelerinde. ama duruldular bu ara. epeydir yeni ürün çıkarmaz oldular. bisküviyle beslenen nesli düşünüp daha coşkun argeler yapsınlar. gerçi yaptıkları "arge" yurtdışından ürün kopyalamak oluyor ama güzel ona da razıyım.
eğer bir savaş mevcutsa ülker'in eti'nin eline ayağına vereceği barizdir. lezzet olarak etici olabilirsiniz ama piyasayı süpüren ülkerdir. gıda sektörünü tekellerine aldıkları yetmiyormuş gibi gidip bilişime bile el attı herifler. exper diye bir markaları var... exper exper... ulan ne uyuz...
her neyse, bi de ülker ihracatımıza da daha fazla katkı sağlar... helal...
Sabri Ülker yönetimi oğlu Murat Ülker'e devrettiği dönem. Murat Ülker iyi eğitim almış, dünyayı görmüş adam. Hemen kolları sıvayıp rakibine saldırmaya başlar. Özellikle Eti'nin lider olduğu çubuk ve badem krakerde fiyat kırar. Haberi alan Sabri Ülker oğlunu çağırır. Der ki;
Oğlum rakibimiz ile gül gibi geçinip gidiyoruz. Yumruğumuz hep işliyor. Eğer rakibimizi piyasadan silersek yarın bir zenci gelir bir yumrukta bizi nakavt eder. Hemen fiyatları düzelt der.
Böylece Murat Ülker ilk dersini almış olur.
Duyarlılık bu dereceye indi demek Türkiyede, o dinci bu cinci diye ağzımızdaki lokmayı hesaplamaya başlıyoruz. Bir bu eksik çünkü.
Emperyalist sermayeye götü boklu levis pantolona 200 tl veren aydın(!) gençlerimiz, 40 kuruşluk çubuk krakeri dinci diye yemiyor. hımm.. Aynı zamanda; yurtsever muhafazakar(!) gençliğimiz kendilerince harama gidecek para diye etiye para vermiyorlarda aynı pantolondan edinmekten geri kalmıyorlar.
biz süperiz bencede. çok ilerliyoruz böyle. duyarlılıktan kırılıcaz bugün. Ne olur biliyor musun? yarın gelir bir amerikan-arap ortaklığı, yada rus olsun. bir çikolata, bisküvi üretir, herkes ondan yemeğe başlar.
bizde altımızdaki kotlara para vere vere, çıtırdatırız içimizin rahat ettiği ithal püsküüüt lerle.
şeriatçı asker çatışmasının gıda sektöründe vuku bulmuş versiyonudur. ülker bisküvide en kalitelisini üretiyordu yıllar önce. ama pek çok dalda emperyalist tarzı bir politika izleyerek faaliyet göstermesi sebebiyle ve bu ürünlerin çoğunun üretiminin fason olması nedeniyle adı vardır, fiyatı pahalıdır ama ürünlerinin çoğu beş para etmez. hele ki milka çakması çikolatalarında bol miktarda fat blooming denilen hata görülür. hatta efsane gofreti çikolatalı gofretin ( sevmeyen var mııı denilen ) rafta bayatlama sorunu vardır. eti'ye gelince o sadece işini yapar ve sadece bisküvi ve çikolata üretir, satar. eti' nin tek sorunu elit bir havaya bürünüp ben kaliteliyim havalarında kendini pazardan uzaklaştırmasıdır.
psikolocik sava$tır.
eti bisküvi lideri, ülker çikolata lideridir.
ayrıca ülker reklamlarında tavan yapmı$tır. reklam sektörüne gore ülker etiden ileridedir. etinin reklam yapmasına gerenk yoktur. neden? nedeni çok basit.
