kira, fatura, aidat vs. derken meteliğe sniper atmışı yapmaya başlamıştım. en son izmaritlerin arasından az kullanılmış sigaraları aradığımı hatırlıyorum.(açlık o derece çarpmış) neyse birden telefonda babamın aradığını gördüm. ilk etaplar hoş beş derken "oğlum harçlığını yatırdım" deyiverdi. onun verdiği heyecanla "baba sesin gelmiyor" deyip evden koşar adımlarla çıktım. altımda ultra bol picamamla koşarkene iki elimi cebime attığımda kartı almadığımı bunun üzerine (manidar bakışlarla yere bakarken) tek ayakkabının benim diğerinin arkadaşımın olduğunu görüp koşarak eve geri döndüm.(bizim holün lambası patlamıştı ayıptır sölemesi) bunlar olurken şok halinde kendime gülümsemiştim. evden kartı aldım ve en yakın bankamatiğe gidip hırsla kartımı soktum. ilk kez bu kadar uzun bekledim ve ilk kez karşılaştığım "sistemde geçici bir arıza hede hödö" yazısını geri gördüm. allah'tan kartımı geri alabilmiştim yoksa yeni bir kriz olurdu morgage misali. diğer şube biraz uzun olsa da değerdi...
gidip paramı aldım, paramla sigara ve eti pufumu (her renkten 5'er tane) aldım. sigaramı içtikten sonra eti pufu açmaya çalıştım, olmadı. patlatmaya çalıştım olmadı. sonra dur lan şunu bi sözlükte aratıyım derken (bkz: eti puf u diğer eti puf un sivri ucuyla açmak) imdadıma yetişip beni rahatlattı. teşekkürler sözlük.
her yapılmaya çalışıldığında, yıllar önce bir dizide yapılan, "x, bisküvi paketi açmaya çalışırken sinirden kalp krizi geçirdi!" esprisini hatırlatan çetrefilli eylem.