eline geçen üç beş kuruşu, her akranı gibi tıkınmaya harcayan çocuğun, midenin isteklerine cevap vermesinin ardından çeşitli oyunlarla hayatını idame ettirmesine renklilik katan, karınca patlatmakla başlayan hayvanlar alemine olan merakını, bu hınzırca oyunla devam ettirmek, gözünü budaktan esirgememeyi gerektiren, avına sessiz ve dikkatlice yaklaşmayı geliştiren bir oyundur. *
avlanmadan önce içine sinek ilacı sıkılır. daha sonra özellikle cam üzerindeki sinek avlanır. ve işkenceyle ölmesi hem camdan hemde şeffaf eti puf kutusundan soğukkanlılıkla izlenir.
eti puf kutusuyla sinek avlamanın ardından sineğin bacağına büyük bir hassasiyetle o bacağı koparmadan ve incitmeden ip bağlanır.sinek uçurtma misali uçar.iki kardeş eğlenir güler , yaşın verdiği salaklıla olum bunlardan 100 tane yakalasak aynı taktiği uygulasak bizde uçarız lan diye muhabbet edilir.**
ayrı ayrı yakalanan sinekler bir puf kutusunda birleştirilince oldukça eğlenceli olan aktivite. iki sineği bir araya koymak oldukça zordu tabi dakikalarımız heba oldu çocukluğumuz böyle geçti...
sinekler gibi hafızası bir kalkıştan sonra resetlenen hayvanlara yapılan bir can sıkıntısı aktivitesi.Sinek için camdan,camı delerek çıkmaya çalışırken ömür tüketmesinden farksız durumdur.tek fark çocuğun merak süresidir.