etin de hayatın da böylesine pahalı olduğu bir ülkede iyice fukara kalmış insandır. anneannemin evine temizliğe gelen kadın, ben geçen kış salgın nedeniyle çalışamadığımdan çok çaresiz kaldım, gaz alamadığımdan bütün kış üşüdüm, yiyebildiğim tek et az kıyma bol ekmek içiyle yapabildiğim köfte zaten diyor.
söylemesi ayıp dün akşam kasaptan bir kilo kıyma bir kilo kadar da kuş başı et aldım. kasap şöyle bir duraksadı "hayırdır? bir şey mi oldu? " dedim. "abi önümüz kurban bayramı ya hani şaşırdım" dedi. hesap kitapsızlığımla bir kez daha gurur duydum.
et için yanıp tutuşan, açlık sınırının en altında yaşayan fakir ama zorla vejetaryen insandır. yahu yılda bir kez et mi yenir kıymalı pide? ben anlamıyorum arkadaş, 1 hafta yeme o kurufasulyeyi ama al o eti, al o proteini! illa fasulye yiyip gece kıçınla senfoni orkestrasına rakip olacaksın değil mi? yahu sırf bu yüzden kurbanda etlerimi o yıl daha önce hiç et almamış insanlara dağıttırmıyorum, madem et yemiyorsunuz, kurban bayramında da yemezseniz ölmezsiniz, cimrilik de bi yere kadar ayol, kimse bu kadar fakir olmadı.
