bu meredin çok kafasını gördüm, çok değişik sinemalarını yaşadım. oturup ağlayanına da, kendini kesene de, samba dansı yapana da rastladım. yalnız geçen sefer gördüğüm tribi bu yaşıma kadar gördüğümü hatırlamıyorum…
geçenlerde devamlı takılan bir arkadaşımı aradım. ortamı kurmuşlar, gelip beni de aldılar, cephaneleri doldurup arabayı ormana çektik. arabadaki çocuklarla da 1-2 kez denk gelmiştik, hepsini az çok biliyorum. neyse, zifiri karanlıkta ormanın ortasında arabanın içinde takılıyoruz. herkes aldı bir şeyler, diğerleri haplandı falan. yanımdaki çocuk değişik triplere girdi, bambaşka sinemalarda, ben de onu izliyorum. Şimdi bu arabadan indi, başına bir şey gelmesin diye ben de arkasından indim. baktım ağzından sakız çıkarıp yere attı, başladı sakızı çiğnemeye… biraz izledikten sonra dayanamayıp sordum:
-'hayırdır kardeşim napıyorsun?'
+'abi zaptemedim sakızı ağzımın içinde, baş edemeyince tükürdüm, öldürüyorum şimdi onu.'
'anladım kardeş kolay gelsin sana' deyip tekrar arabaya bindim. çocuğu kıskanmadım desem yalan olur. ulan senelerdir içiyorum bir kez olsun öyle bir kafa yaşamadım.