Özellikle fıkralarda yaşanan bu durumlar insanoğlu için gelmiş geçmiş en büyük felakettir.
Espri yaparsınız (hele hele kalabalık ortamda ise) kimse sizi anlamaz mal mal yüzünüze bakar, işte o an zaman makinesinin icat edilip 3 dakika önceye gitmeyi istersiniz.
ardından derin bir sessizliğin olduğu onun da sonrasında eğer şanslıysanız teselli gülücükleriyle geçiştirilen değilseniz sıçtığınızın resmi olan durum.
(bkz: taşşak oğlanı)
-adam da şöyle demiş.
-anlamadım ki ben
-ya işte şöyle şöyle oluyor,ondan böyle diyor adam.çok komik olm anlamadınmı hala?
-anlamadım yeminle.
-lan en komik fıkrayı bile anlamayacak kapasitede bir arkadaşım var.yuh olsun bana.
-abi öyle deme bak şimdi anladım hahaha
-çektir git olm. yeme beni.
v.b gibi olaylar yaşanılabilesi durumlardır.
başlığın aslında kendi entrysi olduğu durumdur...*
adam burda "esprinin anaşılmadığı durumlar" diye başlık açarken anaşılmamayı espiri olarak kullanmış fakat anamamışınız dostum.
"itinayla yaratılmış denyolar sizi gidi." diye suçlayıp espriyi vaktiyle yardım almadan bizzat anlaşılmış olduğunu düşünüp özgüvenle kafaları portakal gibi sıkmak yerine genelde "yaaaa ağğğbi, ya hani gül aslında çiçek ya, hem de gülmek anlamında falan ya, işte o yüzden bir adam gülmüş karısı da papatya yaaağni, ehe ehe ehe" gibi üsteleme faaliyetleri yahut benzeri bir açıklamayla yıllar boyu büyük zorluklara göğüs gererek getirilmiş irili ufaklı karizma parçalarının toz-duman olmasına mani olunmaya çalışılmasının örnek verilebileceği söylemdir.
espri yapıldıktan 2 saniye sonra ortada oluşan sessizlik bu duruma örnek olarak verilebilir. espriyi açıklamak için kasmamak gerekir, çamura giren arabayı boka sürmek gibi olur.