gaz, piskuvi, leblebi şekeri başka da hiç bişey bulunmazdı. valla bak.
köy bakkalıydı çünkü. ekmek falan almaya izmit e gideceksin. yumurta mumurta da hak getire.
Horoz şekeri ve maytap. O değilde bana çitozun içinden o kocaman 50 binlikler vardı o çıkmıştı. Poşete de koymak yok öyle atarlardı içine. Bizde üstünde kalan kalıntıları yer öyle cebimize atardık. Ne günlerdi be.
Külahta leblebi tozu ve kaymak. ikisini de sevmezdim. Plastik, hafif toplar. Vurdugunda balon gibi ucar, uzaga gitmezlerdi. En önemlisi de verrlesiye defteri. Az abur cubur yazdirmadim. Hala var mi tutan bilmiyorum.
- Sikimsonik, markası belli olmayan ama güzel olan şeyler.
- kasanın yanındaki dolapta bulunan ve genellikle bayramlarda alınan torpil, kız kaçıran, topaç, çatapat, mantar.
- çok ucuz fiyat satılan sikimsonik mısır cipsler. Çuval gibi alıp yerdik.
- meybuz. Şimdi üstüne para verseler yemeyeceğimiz şeylerin müptelasıymışız.
- ekşigöz, sulugöz.
- sporcu kağıtları.
- genellikle topaç veya sikimsonik çegirgemsi bir hediye çıkan çekiliş.
- toybox (bir zamanlar piyasada göremedim. Tekrardan görür oldum ama heveslenip almadım. O zevk, heyecan geri gelmez.
- patlayan şeker. Hala satılıyor.
- cino. Hala satılıyor ama cif tadı geliyordu diye hatırlıyorum.
- çember. Kızların bellerinde döndürdüklerinden.
- kristal kola, gold oğuz kola.
- araba fotoğrafları çıkan sakızlar.
- yumiyum.
yumiyum diye yumuşak meyveli şekerler
emzik şeker
sulugöz
cino
mini milk diye dondurma vardı o sütlüsünün tadı hiç bir dondurmada yok
leblebi tozu
madeni para şeklinde çikolata
mino sakız
şıpsevdi.