kaybolmuş bir kentin eskicisiydi
makineleşmeye karşı duyguları topluyordu
kaybolmuş bu kentin sokaklarında
torbasında umut, torbasında insana
dair ne varsa
yalnız değilsin eskici
bir sabah günes doğar
sevgiden tuğlalarla
yeniden kurarız bu kenti.
bu kent yorgun düşmüş bunca acıya
yeni bir güne başlıyor umarsızca
bir tek eskici kalmış yıllarca
torbasında umut torbasında insana
dair ne varsa
yedinci sınıf türkçe kitaplarımızda vardı bu öykü! gurbet, hasret, yabancılık, dil filan gibi mevzuları 13 yaşındaki veletin içine bayaa dokunucak şekilde anlatıyodu! *
sokaklarda 'eeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeskicii'diye 'e'leri uzatıp kesen, geri kalan 'skici' kısmını ayrı bir kelime gibi söyleyip, bağıranları vardır, eskitilesidir..
Çekinme eskici içeri buyur
Burada bir aşkın ateşi uyur
Baktıkça içimin yangını büyür
Al götür eskici topla ne varsa
Kalmasın bu aşktan hiçbir hatıra
Onundu şu masa şu kalem kağıt
ister sat istersen hayrına dağıt
Bitsin bu hıçkırık dinsin gözyaşım
Al götür eskici topla ne varsa
Kalmasın bu aşktan hiçbir hatıra
Hepsinde yaşanan bin bir anım var
Hepsinin bir şeyler söyler yanı var
içimde bu aşkın hatırası var
Al götür eskici topla ne varsa
Kalmasın bu aşktan hiçbir hatıra
Onundu şu masa şu kalem kağıt
ister sat istersen hayrına dağıt
Bitsin bu hıçkırık dinsin gözyaşım
Al götür eskici topla ne varsa
Kalmasın bu aşktan hiçbir hatıra
Burada ne varsa hepsi senindir
Önce duvardan tabloyu indir
Hiç sorma resmini gördüğün kimdir
Al götür eskici topla ne varsa
Al götür eskici topla ne varsa
adından da anlaşılacağı üzere, dinlemek ve görmek istediğimiz birçok eski parçanın videolarını yayınlayan, bazen bizi o günlere götüren, dream tv'nin bana hitap eden tek programı.
"deeemiiiir, bakııır, alimünyuuuum alıyoruuummm..eskileerrr alıyooorruuummmm.." diye bağırarak el arabasıyla sokağa gelen ve merakla başına toplanıp acaba neler var arabada diye bakındığımız mahalleye tamamen yabancı ama bir o kadar da bizden biriydi eskici.
her sabah saat tam 10:00 da kapının önünden geçen insandır. her defasında "ğ" ile başlayıp "ğ" ile biten o şiveli kelimeyi döktürür megafonundan: "ğeeesgiciğğğğ"
yıllar evvel mahalledeki ilerizeka arkadaşlarımla birlikte sokaktan bulduğumuz "iç"i olan herhangibir metal cismin içinin taşla doldurulması suretiyle kazıklanmasını amaç edindiğimiz adem yavrusu. bir meslektir alın teri kokan, ve teri pis kokmayan.
bu kent dair hala umut olduğuna inanmak için dinlenilesi metin-kemal kahraman eseridir.o hüzünlü melodisi durup düşünmenize yol açıyor garip ama o melodi aslında çok umut kalmadığını hissetmenize neden oluyor.
kendilerini rock'n roll' un çocukları olarak görmekten pek keyif aldığımız bir gruptur.
grup elemanları doğallıklarıyla beni benden almışlardır ki normal hayatlarında da böyle insanlardır.
çıplak kalacak adlı besteleriyle yetenek sizsiniz türkiye ' nin jürisinide etkilemiş bir gruptur ayrıca.