pek abartılacak ya da sınavın sonucunu etkileyecek bir şey değildir. adı üzerinde eski sevgilidir, sınıfta oturduğu yöne baktığınızda kocaman bir yabancı çarpar gözlerinize. abartılacak bir şey yoktur işte. gözlerinize biraz elem, biraz özlem, biraz sitem yığılır...sınıftaki atatürk resmine doğru gözlerinizi kaçırmak zorunda kalırsınız. pek abartılacak bir şey değildir, sınavın sonucunu etkileyecek bir şey de değildir o çoktan çekip gitmiştir yüreğimizden. sadece gözümüzde durur biraz, pek abartılacak bir şey değildir işte. o zaten kurşun kalemiyle yuvarlak içine almıştır abartılacak şeyleri, kağıdı verip çoktan içimizden ayrılmıştır. onun için pek abartılacak ya da sınavın sonucunu etkileyecek bir şey değildir.
eski sevgiliye sınav öncesi, ayrıldığınız zaman yaşadığı üzüntüleri elinizden geldiğince hatırlatıp sınavdan bir kişi eksiltebilirsiniz.
(bkz: yaşasın kötülük)
rahat kalem oynatamamak belki de tepeüstü çakılmaktır.
daha kitapçığı kontrol ederken başlar eskiye yolculuk. her şey öylesine gelir işte, öylesine bakar önündeki sıraya insan. onun için çektiği kalın çizgiler incelir birden, 90lı yıllardan birkaç parça gelip kulaklarına çöker.kazara bir de arkasına dönüp bakarsa düşünemezsin, yazamazsın, atanamazsın işte bir bok olamazsın. olmak fiili sadece sevgilinin yanında anlamlı gelir ya sınavında şuarasını burdan gelir, kağıdı verir dışarda onu beklemeye başlarsın.