hiç bir şey hissedilmiyorsa olabilecek bir durumdur. Lakin bazı sağlıksız bünyeler görmeyip kahrolacağıma arkadaş kalalımda bari ara sıra görürüm diye kendini kandırmaktadır.
istisnai ya da mecburi durumlar dışında, iki tarafı da tedirgin eden durumdur. aslında iki tarafta pişman olmuştur ayrıldığına ama iş işten geçmiştir. kafalarda hep, "ayrılmasak iyiydi, alttan almalıydım, salak kafa, senin yüzünden iyi mi oldu şimdi, kadere bak" gibi sonuca ulaşmayacak cümleler kurulur. aslında kurulan arkadaşlık değildir. içten içe o sevgi devam eder. arkadaşlık sadece kamuflajdır.
arkadas kalamazsin. ayrildik madem arkadas kalalim gibi bise mumkun olmaz ama ayrilirsin aradan zaman gecer baska baska hayatlariniz baska insanlar olur yeniden bir araya gelmen gerekir bu bakmissin arkadassin. oluru yok degil.
onun yeni sevgilisi, sizin yeni sevgiliniz ve eskiden sevgili olan iki kişi daha, etti mi dört. king oynanır, eşli batak oynanır.
(bkz: enteresan ortamlar)
Eski sevgililerimden sadece biriyle gerçekleştirebildiğim eylem. O da nasıl mı? Kız macar'dı.
Şöyle bir gerçek var ki Türk kadını ve erkeği komplekslidir, yaşanan ilişkiler zevkten ziyade herdaim güç odaklı olur. Altta kalan herdaim ezildiğini hisseder, ilişki devam etse de bitse de hissedilen bir komplekstir ve insan bu kompleksten çıkmak ister. Bu kompleksten çıkmak için de ya ilişkinin devam etmesi ya da diyaloğun devam etmesi gerekir ki kişi "kendisini kurtarabileceğine inandığı" hamleleri yapabilsin.
Türk kadını komplekslidir, terkettiğinde kendini kötü hissetmemek ve güçlülük hissini sürdürmek için o kişiyi kendini olduğuna inandırdığı "o kötü kalitesiz varlık" sıfatında sabitleyip ona "geçmiş" damgasını yapıştırmak ister, bu şekilde de hayatta ilerlediğine dair bir his ile kendini kandırır. Terkedildiğinde de sırf kendini o kişinin gözünde değerliymiş gibi hissetme ihtiyacı duyduğu için o kişiyle diyaloğu sürdürmek, kendini onun gözünde en azından hatırı sayılır bir noktaya getirip öyle gitmek ister. Bu da çoğunlukla intikam şeklinde olur. Çünkü ortada yenilmesi gereken bir kompleks, tatmin edilmesi gereken bir ego vardır.
Türk erkeği komplekslidir, terkedildiğinde bilinçaltında biraz da hormonal kaynaklı bir alçalmışlık hissine kapılır. Oysa ki gurur erkeğin en güçlü zırhı ve kalkanıdır. O delindi mi erkek bir yumoş kuştüyü yastıktan daha zayıftır, kolayca parçalanır. Terkeden erkek, kadınların kendisini kolayca inciteceğini bildiği için terkettiğine bir daha geri dönmez, çünkü kadınları tanıyordur ve intikam alacaklarını biliyordur. Terkedilen erkek ise en vahimidir. Kendini güçlü hissetmek için kendisini terkeden kadını kazanmak için herşeyi göze alabilir, çünkü içindeki his aslında sevgi değil, kendine olan güvenini tekrardan kazanabilme güdüsüdür. Kendini yeniden güçlü ve sayılır hissetme ihtiyacıdır. Ortada bir güç savaşı olduğu için de kadın asla buna müsade etmeyecektir, etse bile sadece egosunu tatmin edecektir.
Avrupalılarda bu böyle değildir. Komplekssizdirler. insan olduklarının bilincindedirler ve birbirlerinin insaniyetleri herşeyden önce gelir. Artniyet aramazlar, çünkü bir ilişki bittiğinde ikisi de bittiğinin farkında olarak diyaloğa devam ederler. Çünkü bunu gurur yapmazlar. istisnalar kaideyi bozmaz.
Bir gerçek var ise, o da eski sevgili ile evet arkadaş olunabilir. Ama dost olunamaz. O samimiyet türk de olsanız, yabancı da olsanız, dünyada değil de marsta da olsanız iki taraf için de "olmasa da olur"dur o ayrılma noktasından sonra. Ama kimse birbirine düşman olmaz.
eski sevgiliyle aranızda duygusal bir bağ olmadığını gösterir. sevgili olmak için sevgilisinizdir. aksi saçma düşùnsenize eski sevgilinizle başkasì el ele gözùnüz göre göre vede kanka diyorsunuz. gevşek olmamak gerek.
Yıllardır döngü olarak gelen sorunsalların en içinden çıkılmazıdır. Onca zaman sonra bir taraf merhaba diyorsa oturup bi düşünmek gerekir. Arkadaş kalmak ne kadar mümkün? Adam merhaba yazıyor ki ya unutamamış ya da konuşulmamış bazı şeylerin konuşulup açığa kavuşturulması için yazıyordur. Yani her iki ihtimalde de arkadaş kalma olayı doğmaz. Belkide bedeninden hala beklentileri vardır? Hemen yanlış anlama,senin kalbindeki kendisini arıyordur. Kalmıştır veyahut kalmamıştır. Önemli olan aramaktır.
Vay Zahide, gece gece kaldırdın nefsimi yine. Sevgilin de varmış. Kaç gel Zahide.