standart menüsü olan bir restorantda yıllarca yemek yedim.
pirinç veya bulgur pilavı-etli ana yemek veya sebzeli ana yemek-salata veya zeytinyağlı-tatlı veya içecek. "tabldot" menü anlıyacağınız.
her gün hemen hemen aynı yiyecekler, aynı tat, aynı kıvam, aynı doygunluk hissi...
bir gün "garip" nedenlerden ötürü aşcı değişti.
yemek aynı-ambians aynı-yer aynı-pilavın bulguru pirinci aynı-açlık aynı...
velhasıl, tat farklı! doyurmak şöyle dursun, en doğal kaynak suyunun geçiştiremediği bir şişkinliğe neden oluyor artık öğle öğünleri.
ilk öpücükten sonra dünyanın en güzel hislerinden biri olan fakat son olacağını bilmek ve hiçbir masumiyet içermemesi açısından pek etik değildir. ama o an öyle bir durumda olursun ki ne etiği, ne prensiplerini önemsersin. birden gelir her şey, aylardır öpüştüğün adam bambaşka öpüşür o an. sen o'nun başkasının olduğunu bildiğin halde kendini durduramazsın. dediğim gibi her şeye rağmen bu his bambaşkadır. ah ulan özledim pezevengi.
bazen beklenen bir şeydir. hani öyle deli özlenir ki neden eski olduğuna anlam veremezsiniz. sonra bir gün eski günleri yad etmek amaçlı buluşulur (yalan yad etmek falan işte bu salaklar nasıl ayrıldılar ki hiç anlamıyorum). aman bir de yaz mevsimi sahilde falan. işin içine içki de girdi mi. anlamazsın bile öyle birden bir yakınlaşma. öyle bir özlemişsindir ki bitmesin istersin. bildiğin biri artık öpüşmeniz klasikleşmiş. ama yazıktır sabah gözünü açarsın içkinin etkisi geçmiş. çocukta mesaj atmaz hayallerin yıkılmış. exten next olmaz sonuç olarak. yapmayın etmeyin birkaç dubleye rezil olmayın. özlemeyin de özlemeyin işte canlarım.
Kızsanız, istemeyerek ayrılmışsanız ve eski sevgili olacak pezevenk böyle bi girişimde bulunuyorsa gurur yapıp ben basit biri değilim tribine girmeyin. Reddetmeyin. Belki sonra pisman olursunuz, içinizde kalır falan. Azıcık su koyuverin. Sonra cidden kendinizi dogramak istiyorsunuz ve sikik bi başlık bile içinize cuk diye oturuyor.