sevgilinin eski sevgili olduğunu bir türlü kabul edemeyen bünyenin yaptığı iştir. arkadaşlarına bakıp acaba yeni biri varmı , başkası varmı yerime geçen diye gözetmek. kendine güvensizlik, yanlızlık, zayıflık , acizlik , mallıktır.
ukte.
ya hala guclu oldugunu gostermek adina yaptigi sacmaliklari izlemek, ya da aci cekerek yazdigi iletileri daha yakindan takip edebilmek ve egonuzu tatmin etmek amacli gerceklesen durumdur.
Facebook adlı sitenin tamamı size onu hatırlatıyorsa, facebook hesabını dondurmak ve bir daha girmemek, önceden dinlediğin bütün aşk şarkılarını playlistten çıkarmak ile sonuçlanacak hadise.*
silmek istersiniz fakat eliniz bir türlü gitmez çarpı işaretine.
ta ki yeni sevgili gelene kadar;
-sen eski sevgilinle neden görüşüyorsun?
+nerden çıktı, yok öyle birşey.
-feysinde ekli, demekki görüşüyorsun.
+aslında şey unutmuşum, hemen siliyorum hayatım.
bu güne kadar aynı şekiklde silememiştim onu. sonra aciliğime baktım ve gülümsedim. 'artık yok'u kabulenememektir. az evvel bir tık ile uzakştırdım sonsuza dek. artık güçlümüyüm? çokda bi fark yok.
muhtemelen henuz kullenmemis askin etkisiyle "acaba simdi naaapiyodur" diye meraklanmaktan kaynaklanan bir davranistir.
yurek razi gelmez, el varmaz silmeye. her gun belki gunde 98473948 kez girilir, yeni fotograflara bakilir. zamanla ya ask biter, ya karsi taraf siler. once acitir, sonra olay kapanir.
iki insanın gerçekten aşık olup büyüyen sevgi/saygı ardından bu durumu kaybetmelerini ve arkadaş kalabileceklerine inanmayan biri olarak yanlış bulduğum hareket. arkadaş, tüm olay arayıp sormayıp, birlikte olmamak mı? ya ben hiç sevmedim ya da sevdiğini iddia edenler sevgi yerine başka bir şeyler hissediyor.. kalbini biriyle doldurup onunla olacağını sindirip kabullendikten sonra bu durumu kaybedip hiçbir şey olmamışçasına hayatında tutmak nasıl bir ruh izolasyonu ürünüdür.. sanırım işin özü şu, inanmamışsan takmazsın; silmezsin.. inanarak sevmişsen ve bir şekil becerememişseniz birbirinize tutunmayı, bırak facebook'u ömrün boyunca yüzünü görmek istemezsin.. kalp lan bu, yol geçen hanı mı?