Evimin önüne gelmiş de beni çok seviyormuş benimle evlenecekmiş geleceğiymişim görüşmeliymişiz falan.
yahu beni aldatmışsın benim daha içim soğumamış intikam ateşim sönmemiş.
iş yerine küfürlü çelenk göndermemek, beni aldatan mendebur diye bilboardlara fotoğraflarını bastırmamak, arayıp ağız dolusu küfürler etmemek için kendimi zor tutuyorken bir de evimin önüne gelmişsin. Bi konuşalım diyorsun.
1.5 aydır senin yediğin halt yüzünden bulumia olmuşum, üç öğün tatlı ve cips yediğim için her akşam spor yapmama rağmen gram kilo veremiyorum.
gözümde gözyaşım yeni kurumuş hayatımdan defolup gitsene niye beni tripten tribe sokuyorsun? tekrar hatırlatıp ağlatıyorsun.
senin yüzün gülmesin. başka bişey demiyorum.
Vicdanını rahatlatmak için 2 sene sonra yazıp hastalıklar, felaketler falan saymıştın bende evet anlıyorum demiştim. Hala anlamadım hiç biri yaptığına bir sebep değil. Sağlıklı mutlu ol inşallah ne denir ki başka...
Sen benim hiçbir şeyimsin
Yabancı bir şarkı gibi yarım
Yağmurlu bir ağaç gibi ıslak
Hiç kimse misin bilmem ki nesin
Uykumun arasında çağırdığım
Çocukluk sesimle ağlayarak
Huyunu değiştirmezsen, yaşlandığında soğuk ve boş bir odada tutunacak ufacık bir dal arayacaksın.
Oysa ben sana yemyeşil bir bahçe verebilirdim.
Acı olan şu; Bunu yapabileceğimi biliyordun.