yeni sevgilisiyle yaşadığı yatak maceralarına tanık olma ve kendini bi paçavra gibi kenara atılmış olmanın verdiği ezik ruh halinden kurtarma adına yapılan hastalıklı eylemlerden biri.
birey, deli gibi seviyorken terk edilmenin verdiği psikolojik çöküntüyle türlü sapkın yollara
başvurarak bu noksanlığını kapatmayı arzular. onun evine arkadaş ayağına girerek yahut da başka yöntemler kullanarak kirli tangasına ulaşır ve şimdiki tokmakçısının ne gibi izler, kokular
bıraktığını, kendisine ait neleri silip neleri aynen bıraktığını öğrenmeyi amaçlar.
ahlaki açıdan kesinlikle tasvip edilmemesi gereken bi davranış olarak görülse de, bireyin ayrılık acısını atması açından gayet rağbet gören bi hareket. tangayı temin eder, tam bi fahişe gibi onu üzerine giyer ve eski sevgilisini telefonla arayarak "ski sevgiliyi zihinden ıkındırma" hedefinin son stebine varır. tıpkı alkol bırakma aşamaları gibi.
"bugün hiç içmedim. merhaba ben steve macher, 33 yaşındayım ve alkoliğim" . saptama, itiraf etme, tümden boşalma, iç yalıtım ve suskunluk sarmalı şeklindeki steplerin sonunda bağımlılık
ortadan kalkar. yani eski sevgiliye telefonda; "ulan bi zamanlar seni nasıl sikerdim hatırlıyor
musun? bağırta bağırta. yastıkları çarşafları öyle sıkardın ki zevkten acıdan, çamaşır makinesini
hiç sıkma programında kullanmaz, durulamadan direk alırdım. o da seni benim gibi hopaltıyor
mu, bacaklarını sonuna kadar açıp..."
evet, insanın tüylerini diken diken iğrençlikteki söylemlere imza atan birey, bu sayede mental
anlamda dibe vuruyor ve içindeki eski sevgili tutkusu bi anda kayboluyor.
yalnız dediğim gibi son stebin başarılı olması işin eylem gerçekleştirilirken kirli tanga, yani başka
bi erkeğin sevişirken giydiği tanga mutlaka erkeğin kıçında baldır hizasında fahişe gibi durmalı ki,
aynalanma teorisiyle beraber birey üçüncü bi kişinin varlığıyla otaya çıkan nekrofili sancısı
eşliğinde bu aşkı zihninden atmalı.