biz arizali, sosyolojik, psikolojik, ruhsal hastalikli iki sevgili olarak tirnak yerdik. yani yutmazdik da olmayan tirnaklarimizi koparir, tukururduk. bi gun deniz kenarinda hafiften demleniyoruz, mevsim yaz, aylardan temmuz. saat olmus gecenin ikisi ucu muhabbet almis basini gitmis bir sey anlatiyorum, ulan bi baktim elimi agzina goturmus kitir kitir kopariyor tirnaklarimi. napiyon olum dedim hic bebegim dalmisim dedi. kissadan hisse: mutluyduk yani.
tanımadığınız seksi bir arkadaşının facebook hesabından sizi ekler ve size yazmaya başlar. siz de gariban, uzun bir ilişkinin bitimiyle gelen savunmasızlık ve paslanmışlık içerisindesinizdir, karşılık verirsiniz. bu saçmalığa alet olmuşsunuzdur, tiksindiğinmeye başladığınız eski sevgiliniz sizinle oynamayı sürdürmektedir ve bu durumu öğrendiğinizde kendinize sağlam bir aduket çekesiniz gelir. işte böyledir bu saçmalıklar.
facebook'tan yeni sevgilisiyle çektirdiği resimleri paylaşmaktır, gözünüzün içine soka soka yapar. bakmazsınız, birde yanlışlıkla mesaj atıyorum havası yapar mesajı aslında size bilinçli atmıştır.
takmazsınız, kudurur. çünkü onun güttüğü koyun kadar sizin çobanla ilişkiniz vardır.
ayrildiktan sonra tekrar denemeye karar verdigimiz gun bana herseyin ne kadar guzel olacagindan bahsederken benden bi onceki sevgilisinden 'iyi geceler bize bitanemm' diye mesaj gelmesi, akabinde ortami terketmeye calismam ama onun sarhos haliyle yuruyememesi aglayarak beni eve birak demesi bu ve bunun gibi en az 10 olaydan sonra hala hakkimda konusmasi ve beni hic sevmedi edebiyati yapmasi guzel bi ornek olabilir.
ilişkinin başında güven bana seni seviyorum diyip sonlarında ben sana bana güvenmemen gerektiğini söylemiştim demesi. Sonra bu minnakhipopotam neden kimlik bunalımı yaşıyor?!