Soğuk bir kış gecesi, banyodan çıkar, kaloriferin üzerindeki sıcak pijamalarınızı giyer, güzelce kurulanıp, parfümünüzü sıkarsınız ve temiz çarşaflı yatağınıza girip kitabınızı elinize alırsınız.
işte o an akla gelir şerefsiz. Kapıdan girse, "Ohh, mis gibi olmuş benim aşkım" dese, zorla öpse, gıdıklasa, doya doya sarılsam diye düşünürsünüz. Ancak o günler çok geride kalmıştır.
başın önde yürüyorsun birden onun kokusu burnunda. yanından geçmiş olma ihtimali beyninizi kemirmeye daha başlamadan kafa geriye dönüyor ama gözler üzgün. o anda o parfümü kullanan kızı sevmekte bir ihtimaldir.
Sol frame dir efendim.Sol frame de eski sevgili ile alakalı baslık görünce ciğerime bir öküz oturuyor adeta.Lütfen artık basında eski sıfatı olan baslıklar açmayalım.
Uyumadığınız her an (özellikle hala seviyorsanız ve yeni ayrılmışsanız) olabilir.
Anılarınızın geçtiği herhangi bir mekan,
yoldan geçerken gördüğünüz birinde o'nda da olan bir kıyafet,
ikimizin şarkısı dediğiniz o şarkıyı duymak,
bir koku,
bir gülüş mesela,
birinin anlattığı bir anıda kendinizden parça bulduğunuzda mesela,
ayrıldığınızı bilmeyen birinin o ne yapıyor sorusu,
en basitinden mutlu bir çift gördüğünüzde bile gelir aklınıza.
ona ait bir koku yahut bir nesnenin başkasında görüldüğü anlardır. yada ona benzer birinin.
Gitar görmek olabilir.
bıyıklı ve gamzeli bir kimsenin görüldüğü an olabilir.
odtü olabilir.
ankara olabilir.
mühendislik fakültesi olabilir.
oyun parkı olabilir.
sinema gişesi olabilir.
kolej vakfı olabilir.
atilla hoca olabilir.