en cok guvenilen ve deger verilen birinden, hayattaki en buyuk kazigi yemenin ne demek oldugu ve bu hissin neler yaptirabilecegi icerigine sahip derslerdir.
hiçbir kadına güvenmeyeceksin, yanındayken bile güvenmeyeceksin. öğrendiğim tek şey varsa budur. bir de yalandan eli cüzdana atma olayını öğrendim. hani erkekler arasında erkeklere hesabı geçirmeyen kız moda. ama yine de hiçbir erkek hesap ödetmez. e ne yapılacak, el yalandan cebe atılacak. o sırada yiğidimiz dur ne yapıyorsun diyecek, kız hem erkeğin ve arkadaşlarının gözünde süper seviyeye çıkarken cebinden de para çıkmayacak.
edit: her entryimde eksileyen arkadaşlara kızmama rağmen bu entryde kızmıyorum. çünkü kız arkadaşları vardır ve mutlaka eksi vereceklerdir. doğalı budur. ama kızdan kazığı yedikten sonra bana bi mesaj atın, dertleşelim.
Aynı anda ağlayıp gülmeyi.( artık ikisi bir arada değil,sadece hangisinin olduğunun ne değeri var?)
Kendimi ve onu sevmeyi.(artık kendimi sevmiyorum,onu sevip sevmemenin onun için ne önemi var?)
Sevilmeyi.(Artık sevilmemenin benim için ne anlamı var?)
Herşeyi konuşmayı.(artık konuşmuyorum,yalnız dilin yaşamının ne esprisi var?)
içten türkü söylemeyi.(artık söylemiyorum,küsmüş notaların bozuk akortlu yürekte ne işi var?)
Kendime güvenmeyi.(Artık güvenmiyorum,kendimi kandırmamın ne faydası var?)
Özlemeyi.(hala özlüyorum ve biliyorum ki bunun ne ona zararı ne bana faydası var...)
bir ilişkiye ikinci kez başlanmaması gerektiği, kültürlü olmanın karakter olmadıktan sonra bir boka yaramadığı gerçeği bunların başında gelir. kültürlü olup karaktersiz olmak da ayrı bi' mesele. bu derslerden şunları çıkarıyoruz,
- ısrarla bir taraf "yapamayacağız" diye tutturuyor, bir hafta sonra geri dönüyorsa, sokayım öyle ilişkiye. hayır, gitmez. 5 olur 6 olur, 7'de sıçarsınız. bu zaman zarfında da kafanız rahat olmayacaktır zaten. tutmayın küçük enişteyi, bırakın gitsin. döndüğünde "olmas cnmm" deyin ne bileyim.
- msn'de nasıl konuştuğunu önemsemeyin. mesela bu konuda takıntılıydım. nickine, yazı stiline kadar bakardım. ben sessiz sakin kızları severim, soğuk davrandıklarında hoşlanırım öyle. hani "napıosn cnmm yhaaaa?" yazmasınlar da "merhaba der meister" desinler öküz gibi, onu severim. sonuna nokta koymasa da olur, o kadarı lazım değil. ama ne bileyim... bağlaçlar, noktalama işaretleri(cümle içinde) acayip önemliydi benim için. çalışkan olması, zeki olması... iyi bir okulda okuması. bunlar çok güzel şeyler tabi ama çok zorlar adamı. en az onun kadar kültürlü, bilgili, sağlam adamdım. ama ayrıldıktan sonra acayip hissettim. şimdi eminim yani, o kızı bırakmazlar. "ulan zorla mı?" diyeceksiniz, e o da isteyecek bir yerden sonra ne bileyim sevgiliydi, evlilikti. kafam çok karışık aslında. sonuçta zeki olmak, olgun olmak her türlü güzel bir olay. ama niyeyse, bazı kızlar bu yüzden aşırı kaprisli oluyorlar, onların allah belasını versin.
velhasıl kelam, "selam yaaa =))" diyen kıza "oha" demeyin. harika bir insan olabilir.