eski mısır da erinmeden duvara resim çiziyorlarmış, çiftçiler şimdiki gibi gübre yardımı beklemek yerine nilin taşma zamanlarına göre ekip biçiyorlarmış takvimi buluyorlarmış,sazlıklardan parşömen yapıyorlarmış, başlarında dikdatör varken bile piramit gibi şaheser yaratabiliyorlarmış. mış miş muş..
politeist ve animist görüşlerin bileşkesi olduğundan, beşeriyetin geçirdiği din kronolojisinde mühim bir yer tutar. bu konuda sıkça örneklere rastlanır. bunlardan birinde;
ölmüş bir kadının kocasına diğer alemden mektup gönderdiği bile söylenir. mektubunda kadın, kocasının insana has şehvani zevklerden uzak kalmaması gerektiğinden bahseder. en tropik meyveleri dahi tedarik edip, karnını sıkıca doyurmasını tembihler.
ilgi çekicidir. tıpkı antik yunan ve iskandinavya gibi. buralardan çıkan hikayelerin ucu bucağı yok. insanoğlunun hayal gücünün ne kadar geniş olduğunun göstergesi olan topluluklardır.