ersin karabulut'un, uykusuz dergisi'nin 3. yıl şerefine yanlış hatırlamıyorsam 32 sayfalık hazırladıkları sayıda olan bir öyküsüdür.
aynı zamanda bu çizgi-öyküden uyarlama bir kısa film çekilmiştir ki harikadır.
--spoiler--
amca benim neyim fazla geliyor devlete? söz yük olmam size otobüse binmem. anne söz okula gitmeyeceğim bundan sonra.. baba söz ehliyet almayacağım araba kullanmayacağım.. burada oturacağım hep böyle
--spoiler--
--spoiler--
bankada biraz birikmişimiz var onla da şu koltukları değiştirelim. eve gelen eşin dostun yüzüne bakamaz oldum şu eski koltuklar yüzünden.
--spoiler--
çok şeyler anlatan, düşündüren, fark etmemizi sağlayan bir yönetmen Tanju Berk kısa filmi. tabi ki ersin karabulut çizgilerinin uyarlanmasıyla ortaya çıkmış.
çocuk sanki döl israfıymış gibi oldu bu hikayede.
filmin başından sonuna kadar kandırdılar paramız yok diye. ama öldüğü an, kuytu köşede birikimimiz var onunla koltuğu değiştirelim... ulan dalyarrak, madem paran vardı, madem o çocuğu doğurdun, niye ömrünü uzatmadın? yeni çocuk yapacakmış. inşallah spermlerin yumurtayı döllemeye yetmez, döllenemeyen yumurta ölür gider.
esasında bu daha çok hastaneleri andırır bana. tedavimiz, ilaçlarımız, ameliyatımız parayla, yaşama hakkımız var... mantığına sıçayım.