ilkokul 3e giderken giderken okul değiştirmek durumunda kaldım. Önceki öğretmenim çok sevecen bir adamdı. Dövmeyi bırakın hiç birimize bir kere olsun bağırmadı. Ödevimizi yapmazsak ailemizi arardı. Tenefüslerde bizimle değişik oyunlar oynardı, bazen ders zili çalsa da bizimle oynamaya devam ederdi. Bazı günler okula bir tane oyuncak getirmemize izin verirdi. Tahtaya çıkıp oyuncağımızı sınıf arkadaşlarımıza anlatırdık sırayla.
Ancak sonra okulum değişti ve bir cadı sınıf öğretmenim oldu. Beden eğitimi, resim derslerimizde bile matematik yapardı. Ödevini yapmayanı yine pek dövmezdi ama Favorilerden tutup çekerdi ya da uzun tırnaklarını kulak memesine batırırdı. Bir çocuğu öyle ayakları yerden kesilene kadar kaldırdı. Çok korkmuştum. Bir de ödev veriyor ki sormayın. Çocuk halimle gece yarılarına kadar ödev yapıyorum. Bir gün ödev yaparken uyuyakaldım. Unuttum ödevi bitiremediğimi de. Okulda geldi aklıma.
Hepimiz çıktık tabi tahtaya sıradan favori çekiyor bu. Bana sıra gelince bastım yaygarayı. "Siz bana dokunamazsınız. Beni dövemezsiniz." Dedim. Bir afalladı önce. Çıktım sınıftan müdürün odasına koştum. O da arkamdan koşuyor. Müdürün odasına girdim "öğretmenim bizim saçımızı kulağımızı çekiyor." dedim. Bu kriz sonucu ailemi çağırdılar tabi.
Bizimkiler de Eve giderken mart ayı olmasına rağmen bana dondurma almışlardı.