Bu kitabi lisedeyken okudum. Ama sorsanız şimdi hiçbir şey hatırlamıyorum kitapla ilgili. Zaten okuduğum kitapları bir süre sonra unutan bir insanım malesef.
savaşın bazı insanları ne kadar alçaltabileceğini insanın yüzüne tokat gibi çarpan, öte yandan sosyal konumu ne olursa olsun vatanı için herşeyi yapmaya göze alan insanların mücadelesini, çektiklerini şiir gibi anlatan romandır.
kemal tahir romanıdır,su gibi akıp gider, çok güzel tespitler vardır romanda bir tanesi şöyledir;
"zamana hiç değer vermediği halde, her vakit herkesten önce davranmak isteyen, sırasına razı olmadığı içinde birbirini itiştirip geç kalan milletimiz, gene telaşla davrandı.
insanların mahpushaneye girmek için bile birbirini itiştirmesi garip bir manzaraydı."
Kemal tahir'in esir şehir serisinin ilk ve belki de en başarılı kitabıdır.anadolu ve milli mücadeleden bihaber paşazade kamil bey,işgali fırsata çevirmeye çalışan zeybek niyazi ve enişte beyler ve batırdıkları ülkeyi kurtarma uğraşı içindeki ittihatçıları çok güzel bir biçimde buluşturup milli mücadele yıllarını çok iyi anlatan ve hemen her kitabında olduğu gibi tarih bilgisiyle hayran bırakan kemal tahir'in mükemmel eseridir.
Kamil bey Abdülhamidin en zengin vezirlerinden Selim paşanın tek çocuğudur.genç yaşta çok büyük bir mirasa konmuş ve hayatının büyük bölümünü yurt dışında geçirmiştir.Nermin hanım,Kamil beyin eşidir.o da bir paşa kızıdır.maddi manevi hiç bir zorlukla karşılaşmamış ve bolluk içinde yaşamıştır.
Oysa istanbul'da bütün öteki şehirler gibi; üzerinde yaşayan insanlar iyi, haklı, güzel şeyler yaptıkları zaman böyle kasvetli günlerde bile temizlenip gençleşir. Her yerinde korkaklık, adilik, yeniklik varsa suç onun mu ?