Beşiktaş diyerek yumuşatmışlar; beşiktaş'ta villalar sadece Ulus'ta ve Etiler'de vardır. Oralardaki villalarda da öyle böyle değil kalburüstü iş adamları, bülent ersoy seviyesinde parası olan sanatçılar oturur. Akaretler'de falan villa var derler ama bu göz boyamadır; kira veya satış bedeli çok daha yüksekten söylensin diye bildiğiniz lüks evler villa diye pazarlanır.
Şimdi soruyorum: Bu adam ne yaptı da orada villa sahibi oldu? Akaretler'de veya benzeri bir yerde ev sahibi olsa dahi nasıl başardı bunu? Kayda değer ne yaptı?
Ve bu halk bunları görmesine rağmen, bu fırsatçıların ve benzerlerinin (mesela nihat hatipoğlu, mesela esra erol, mesela damat berat) hiçbir şey yapmadan milyonları götürmesine rağmen, hiç sesini çıkarmadan bu kokuşmuş düzeni ve onun yaratıcısını canı gönülden destekliyor, inanılmaz.
bursalı olduğunu sık sık vurgulayan bkm oyuncusu. belki de oyuncusu yerine yazarı demek daha doğru olacaktır çünkü oynarken yerli yersiz gülümsüyor ve bu da "oyuncu mu lan bu" şeklinde sorgulamama neden olmakla birlikte beni de gülümsetiyor.
(bkz: anlaşılmaz uzun cümle)
konuyla ilgili kıssa:
devrin yeni yetme şair ve ressamı, yahya kemal'e sorar:
- ne dersin üstad?... resim mi yapayım şiir mi yazayım?
- resim yap, resim!
- fakat siz benim tablolarımı görmediniz ki?
- evet tablolarını görmedim ama yazılarını gördüm!
televizyonumuzun kabak tadı vermiş simalarından birisi daha.
daha dün yılmaz erdoğan'ın bünyesinde bkm'de alelade bir tiyatrocuydu da çok güzel hareketler bunlar ile piyasaya çıktı. hadi bu noktaya kadar bir lafım yok. günümüzde birçok başarılı oyuncu işe böyle başladı.
fakat bu level'dan sonra acun ılıcalı'nın da şişirmesiyle alakasız birçok programda kendini gösterdi. hülya avşar'a "hülya deme eşiği"ne ne ara geldi, işte benim stilim gibi gudik bir yarışmanın jürisinde yer alacak kadar uzman ne ara oldu?
