eser karakaş

entry26 galeri12
    1.
  1. türkiye'deki en büyük avrupa birliği savunucularındandır. söylediklerinin çoğu mantıklıdır,bir de hırlıyormuş gibi güler.
    2 ...
  2. 2.
  3. Türkiyenin ne pahasında olursa olsun, karşılığında ne verilirse verilsin Avrupa Birliğine girmesinden yanadır. Kendisi iktisatçı olduğu için Siyaset bilimi ve Uluslararası ilişkilerdeki ince manevraları çok kestiremez kanımca. Keza AB'ye girmek için karşılığında verilecekler listesi, ince siyasi manevralarla kısaltılabilir. Gel gör ki Recep Erdoğan önderliğinde ne siyaseti ne manevrası.
    1 ...
  4. 3.
  5. ab nin ürettiği bir ekonomi profesörü, ab propogandacısıdır.

    heryerde bol bol ab ye mutlaka girmeliyiz nutukları çeker. şöyle de garip bir laf etmiştir geçenlerde, "türkiye ketçap gibidir, sıkarsınız sıkarsınız gelmez, sonra gelince de bütün tabak kıpkırmızı olur"
    1 ...
  6. 4.
  7. aklımda kaldığı kadarıyla bir dönem ntv'de katıldığı bir programda "avrupa birliği'ne karşı olan bir insanla muhattap olamam" mealinde bir cümle kurarak ne kadar demokrat ve aklı başında bir kişiliğe sahip olduğunu ispat etmiş..! aşırı tüylü bir insan mı yoksa tüyü dökülmüş bir goril mi olduğuna bir türlü karar veremediğim canlı..
    3 ...
  8. 5.
  9. türkiye içinde bulunduğu zor durumdan nasıl kurtulur ve nasıl aydınlık bir türkiye kurulur gibi iç açıcı sorunsalları ve bu sorunsallara mantıklı çözüm yollları üreten, geyiğe vurmadan laik ve müslüman bir coğrafyayı nasıl tek çatı altında tutarız gibi enteresan* dertleri olan herhangi bir kalıba girmekten itinayle çekinen bir kişilik olmasına rağmen türkiye ab'ye girmezse ülkenin sonunun geleceği konusunda felaket tellallığı yaparak ara sıra beni şaşırtan türk aydın kişileri kategorisinde üst sıralarda yer alması gereken bilge kişilik.
    1 ...
  10. 6.
  11. istanbul, 18 Ekim 1953 doğumlu Eser Karakaş öğrenimini;

    ilköğretim: Moda ilkokulu, 1964.
    Orta Öğretim: istanbul Saint-Joseph Lisesi, 1973.
    Yüksek Öğretim: Boğaziçi Üniversitesi, idari Bilimler Fakültesi, Ekonomi Bölümü, 1978.
    Yüksek Lisans: istanbul Üniversitesi, iktisat Fakültesi, 1980'de tamamladı.

    Doktorasını istanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Fakültesi Enstitüsü, Maliye Anabilim Dalı'nda 1985'de yaptı.
    Tez Konusu: Neoklasik iktisatta Vergileme-Tasarruf ilişkisi. Türkiye örneği: 1963-1984.

    Bütçe ve Mali Planlama Profesörlüğü, 1996.
    0 ...
  12. 7.
  13. kendisini her ne kadar medyadan tanısam da 8 ocakta üniversitemize(dicle üniversitesi) gelip neden kayıtsız şartsız Ab'ye evet dediğini açıklayan star ve zaman gazetelerinde yazan yazar,öğretim görevlisi
    0 ...
  14. 8.
  15. aslen iktisatçı olmasına rağmen, şu sıralar sıkmabaşın savunusu için tv'lere çağrılan demirbaş öğretim üyesi. nereyi açsam hoca almış eline sazı, yok efem özgürlük, yok efem devlet, millet, üniversite lafları ile karşımda.

    natık olduğuna şüphe yok, dolu dolu konuşuyor, ağzı dolu manasına. herkese, her yerde, her dem özgürlük diye bir akort yapmış, çalıyor ha babam çalıyor.

    "özgürlüklerin bu kadar abartılması ileride götümüze girerse ne olur? aha afganistan!" ya da "hangi özgürlük, hangi sınırda, diğerinin alanına girer, bunu nasıl belirleyeceğiz" sorusuna yanıtı ise açık, "özgürlükleri verin, asayiş bozulursa, devlet gereğini yapar, türkiye afganistan değildir".

    devlet erkinin, hâli hazırdaki hükümetin elinde bulunduğu kimse tarafından hatırlatılmıyor, geçmişte de gereğini yapmamışlardı, ileride de yapmaları için sağlam bir gerekçe yok. bi allah'ın kulu da çıksın, sorsun şu soruyu diye bakınıyorum ama olmuyor. karşısına oturttukları insanlarda genelde "laiklik elden gidiyooooo!" dan başkaca bir şey söylemediklerinden dolayı, ortak tartışma ekseni diye bir şey oluşmuyor. her iki tarafta kopuyor gidiyor. geriye ise güzel laf eden insanlar haklı imiş gibi bir intiba uyanıyor ki bu da natık hocamızın en büyük cephanesi, biteceğe de benzemiyor.

    "devlet gereğini yapmaz ise nedir ne değildir?"

    aslında üç aşağı beş yukarı yanıtı tahmin ediyor insan. "o zaman senin devlete güvenin kalmamış, tartışacak bir şey yok" denilecek muhtemelen, ardından da şu gelir o durumda, "rastgele bir akp'li belediye seçip binasına girelim, en az 5 tane türbanlı belediye çalışanı göreceğiz, gelecekten bahsetmiyorum, aha şimdiki durum bu, anayasa erkini aldıktan sonra ne olacak? başlarına taş mı düşecek? vahiy mi inecek? bunlar mı gereğini yapacak?, yapma hocam etme"...bundan sonrasını tahmin edemiyorum işte. "ben onlara da karşıyım" diyebilir ki güzel bir haydaaaa!! tepkisi için ideal durumdur.

    bir başka natığın da türkiye'nin başbakan'ı olduğunu görünce insanın sofist olası geliyor. "ne söylediğin değil nasıl söylediğin önemli" lafına çok değer veriyoruz anlaşılan, gereğinden fazla!
    2 ...
  16. 9.
  17. tanıma şansına sahip olduğum, sevdiğim, ama ab ile ilgili düşüncelerini tasvip etmediğim yazardır ve öğretim görevlisi kişisidir. *
    1 ...
  18. 10.
  19. 10 kaplan gücünde laf eden, onurlu bir bilim insanı. ülkeye ait ümidi yanık tutan insanlardan bir tanesi.
    3 ...
  20. 11.
  21. akademisyen, ekonomist, köşe yazarı er kişisi.
    libaraldir.

    kendisinin konuşmacı olduğu biyerde -baş örtüsüyle üniversiteye girilmesinde bi zarar göremediğini ama konya'da da alkol içebileceğimiz bir restaurantın da olması gerektiğini- demişti. ilginçti, haklıydı.

    ''saygılar'' hocam
    0 ...
  22. 12.
  23. ab'ye değil ab nömlerine tapar.
    1 ...
  24. 13.
  25. karısı ışıl karakaş avrupa insan hakları mahkemesine türkiyeden giden ilk kişidir. kızı leyla karakaş da amerikada tahsilini sürdürmektedir..
    0 ...
  26. 14.
  27. saint joseph'liler rahat etsinler, ne yazık ki istanbul erkek liselidir. aynı okuldan mezun olunduğu için yüzde kızarmaya yol açar. mahçubiyet vesilesidir.
    2 ...
  28. 15.
  29. 16.
  30. hem iyi yazmak hem iyi konuşmak, çok ender bunun üstesinden gelen insandır.
    2 ...
  31. 17.
  32. gerçekci,hoş sohbeti olan ülkemizin yetiştirdiği en önemli yazarlardandır.söyledikleri iyi dinlenmeli ders alınmalıdır.ayrıca çok tatlı güler. (bkz: tombul amca)
    0 ...
  33. 18.
  34. Liberalizmi kendine özgü pazarlama teknikleri ile ortaya koyan, hem elimize vursunlar hem de ekmeğimizi alsınlar, üstüne üstlük bir de ağzımızı burnumuzu kırıp tecavüz etsinler derecesinde ab'i savunan teoride kalmış ekonomist. Bilderbergin Türkiye masası şefidir zat-ı muhterem.
    1 ...
  35. 19.
  36. akp nin paralı gres pompası.
    2 ...
  37. 20.
  38. ülke siyasi olarak ikiye bölünmüştür (ergenekon mevzusu üzerinden) diyip ben bu ayrışmada taraf olmak istemiyorum diyen liberal yazar-akademisyen. Çok geç be karakaş.
    1 ...
  39. 21.
  40. Mehtap Tvde yayınlanan akıl defteri programının sunucularındandır.
    0 ...
  41. 22.
  42. "TSK'nın web sitesi niye mil.tr diye bitiyor, niye gov.tr değil" şeklinde cümle kuran insan. *
    Anti-militarizm yapacağım derken cahilliğini afişe eden; dünyada bütün askeri sitelerin mil uzantılı olduğunu bilmediğini ortaya koyarak bir kez daha Türkiye'yi en kolay profesör olunan ülke kategorisine sokan kişilerden. *
    1 ...
  43. 23.
  44. “Yunanistan tam 27 senedir AB tam üyesi ve bu nedenden bizim hala çözemediğimiz temel sorunlar bu ülkede artık tarih olmuş; Yunanistan AB ekonomik istikrar paktının tarafı, Euro sisteminin parçası olduğu için bütçe açıkları, cari açık, kur riski gibi tartışmalar ancak çok küçük marjlar içinde yapılabiliyor zira hiçbir partinin keyfi popülizm ve kur politikası uygulama olanağı ‘de facto’ mevcut değil. (...) Bizim ülkemizde yaşayan AB karşıtlarının bir kez olsun Yunanistan’ı görmelerini ya da bu ülkede son yıllarda yaşananları yakından bilmelerini ciddi biçimde öneriyorum”

    Yukarıdaki alıntı Eser Karakaş'ın 19.9.2007 tarihinde star gazetesinde çıkan yazısından.
    tarih, karakaş'ın bu sözlerini bir bir yüzüne vurmaktadır, yüzünün kızaracağını hiç zannetmiyorum ama yine de not düşmeyi faydalı buluyorum.
    2007'nin ikinci yarısından itibaren imf'de alınan krediler, avrupa'dan akan kara para ile şişen bir yunan ekonomisi vardı. Şimdilerde ise tıpkı Portekiz , ispanya , italya (bu konudan almanya'nın doğrudan olarak etkileneceğini belirtmeme bile gerek yok, geçtiğimiz dönemde Merkel'in çin'e gidip borç dilendiğini biliyoruz)'da olduğu gibi yunanistan'da da aynı modelin çöktüğünü görüyoruz. Avrupa'nın ve bizim gibi yarı-sömürge ülkelerdeki avrupacı kalemşörlerin durumu son derece trajikomiktir. Bu durumlardan az çok haberdar olan biri olarak yüzüm
    Leonardo da Vinci'nin Mona Lisa'sı gibi bir hal alıyor, acı bir gülümseme hali.
    Nasıl öyle olmasın ki ? çok değil, iki hafta öncesini hatırlayalım, davos'ta ki dünya ekonomik forumu'nu. imf başkanı Christine Lagarde'nin çanta şovunu anımsayın. Ne demişti Lagarde'nin ? "çantamla buraya gelmemin sebebi biraz para toplamak" , ne kadar ironik öyle değil mi ?
    3 ...
  45. 24.
  46. harbi muhalif'in ellerine sağlık. eser karakaş'ın çaptan uzak vizyonunu somut olarak delillendirmiş. yunanistan oksijen çadırında, battı, batıyor, karakaş'tan tık yok. kendi sözleri ile ''2007' de ab karşıtlarının bir kez yunanistan'ı görmelerini , bu ülkede son yıllarda yaşananları ciddi biçimde öneriyorum '' gibi iddialı bir laf edip, en insaflı benzetmeyle ayvalık'tan kore'deki dünya kupasına gitmiş gibi yorum yapan ümit aktan'ın durumuna düşmüştür. perşembenin gelişi çarşambadan bellidir. yunanistan o gün de aynı yunanistan'dı. üretmeyen, gelirinin misliyle harcayan, üstelik temel parametrelerden başlayıp bütün ekonomik verilerle oynayan, hepsinden vahimi yolsuzluk çarkına kapılmış bir saadet zincirinden ibaret bir ekonomiye sahipti. eser karakaş sadece vizyondan yoksun bir ekonomist olarak değil, aynı zamanda okumayan, araştırmayan tembel bir akademisyen olarak angaje olduğu saplantının propagandasını yapmak için işkembe-i kübradan sallamakta beis görmemekteydi. ancak gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi kötü bir huyları var. çapsız, tamam, vizyonsuz, eyvallah, tembel, eh insani bir kusur, ama hiç değilse '' ben yanılmışım ey kamu oyu '' diyebilecek mesleki namusa sahip olduğunu göstermelidir eser karakaş.
    çok mu iyimserim yoksa ?
    1 ...
  47. 25.
© 2025 uludağ sözlük