fenerbahce macinda uzerine gelen bir topu gayet $ik bir $ekilde kontrol ederek hala ne kadar teknik oldugunu gostermi$, forma verilse besiktas'a nobre'den daha yararli olacagini dusundugum teknik direktor.
futbola fenerbahce alt yapisinda ba$lami$tir ayrica.
türkiye'nin en efendi insanlarından birisi. beşiktaş'ımın teknik direktörü. o'nu her daim beşiktaş'ımın başında görmek isterim ama sinan engin ve demirören olmayacak. tamam dün gece şampiyonlar liginde tarih(!) yazdık ama henüz takım oturmuş değil. futbolda istikrar gereklidir. ertuğrul sağlam'a uzun bir dönem verilmeli öyle 2-3 sene değil daha fazla ve sabretmemiz lazım. bu sene gelmezse şampiyonluk seneye gelir.
şampiyonlar ligi dergisi avrupa'da gelecek döneme damga vuracak 20 teknik direktörden biri diye adına manşet atılmıştır. 6 kasım 2007'de büyük damgayı vurdu.
teknik direktör olarak beşiktaş'ı yönetecek ehliyette olmadığına,gelecekte de kavuşacağına zerre inanmadığım insan. bunu daha önce defalarca yazdım. öte yandan insani
kalitelerinden de kuşku duymadığım kişi. liverpool maçından sonra istifa etmek istemiş
deniyor. doğrudur. ancak bu noktada istifasının fayda getireceğini düşünmek zor. sezon
sonuna kadar kalmalı derim. zayıf ihtimal ama bakarsınız biz yanılmışız. öte yandan
başkan müsveddesinin kendini kurtarmak, bir şey yaparmış görünmek için alacağı ilk
kelle ( benzetme için özür dilerim) olmasından endişe ederim. ertuğrul sağlam bu pespaye
manevraları anlayacak kabiliyette de değil,anlasa da mukabele etmeye tenezzül edeceğini zannetmem. iyi insan- kötü hoca, ne talihsiz bir çelişki! hiç değilse seleflerinde
böyle bir paradoksumuz olmamıştı. olanlar bitenler ne kadar yanlış olsa da.
not: fena halde yanılıyormuşum meğer.insani kaliteleri bal gibi sorgulanacak kişiymiş kendisi. vaktinde ona yapılanı koray'a yapmakta tereddüt etmemesi ile, murat şahin'e gösterdiği vefasızlıkla, puan kayıpları için hakemleri itham etmesi ile, sinan engin'i sindirip yanında durması ile, yönetimin ceza verip kadro dışı bıraktığı batuhan'ı kimseye haber vermeden takıma alışı ile ortalamadan hiç bir farkı olmadığını ortaya sermiştir. geriye bir düzgün fiziği kalmıştır.
uzun uzadıya analizlere gerek olmadan ne kadar yetersiz olduğu son sivas maçında takımın
açık ara en iyisi delgado' yu oyundan almasıyla anlaşılabilecek teknik direktör. o maçta
çıkarılması için ya delgado' nun sakatlanması gerekirdi, ya da alanın kafadan sakat olması. halbuki delgado koşar adımlarla çıktıydı.
kendisi osmanlı gibi olan insan. zira almanlar ** yenilince o da yenilmiş sayılacaktır.keşke biraz daha elini sağlamlaştırıp öyle gelseydi beşiktaşk'ımıza.
efendim bu akşamki porto maçı sonrası yaptığı açıklamada avrupa'nın marka olmuş takımları ile oynarken sizin de kaliteli olmanız lazım, sahadaki oyundan tatmin olomadım demiştir. haklı. gözden kaçırdığı marka olmuş takımlarla oynarken marka olmuş antrenörler de gerekiyor. sen kendi liginde bile marka değilsin senin kaliten ne?
son zamanlarda yenilgilerden sonra kusuru oyuncular üzerine atmayı alışkanlık haline getirdi.
spiker de bik bik, efendim ilk gol konsantrasyonu nasıl etkiledi diye soracağına bir tane gol pozisyonunuz yok, bu ne iş ertuğrul bey diye soramadı.