dünyadaki en kötü şeylerden biri..
en kötüü ama, enn..
öldürmeden bırakmaz, dahası önce süründürür, ölümü isteyecek hale getirir, bir süre daha işkence eder ve korkunç bir acıyla yok eder seni..
çevreni, sevgini, saygını, hayatını kaybettirir..
benliğini, yaşamını, mutluluğunu kaybettirir..
hepsini biliyorum.. hatta fazlasını da biliyorum.. lakin bu merete hala nedensiz bir meyilim var, hala korkamıyorum ondan. bir gün oturuken bir arkadaşımla çıkarsa al bas damarına diye.. korkup kaçmayacağımı hatta bir adım öteye gideceğimi tahmin ediyorum.
korkunç bir madde.. bir ömür böyle kendimi ona bu kadar yakın hiseddeceksem işim iş vala..
dünya üzerinden silinmesi gereken kimyasal. bağımlı olduktan sonra ne kadar bırakılmak istense de bırakılamaz kullanıcı yaşamdan kopar onun için tek gerçek ve ulaşılması gereken şey eroin olur. bu sırada kullanıcıyı fiziksel olarak zayıflatır hiçbir şeyle baş edemez duruma getirir ve eroin etkisinde olmayan zamanlar acı içinde geçmeye başlar maddenin keyif verici bir yanı kalmaz sadece acıdan kurtulmak için kullanılır. toplum bu sırada yardımcı olmaktan çok kullanıcıyı dışlayıcı tavır sergiler ve ölüme gönderir. başlanmamalıdır, bir şekilde bağımlı olunduysa, bırakma konusunda kararlılık ile kesinlikle eroinle alakası olmayan insanlardan yardım istenmeli ve devlet hastanelerine başvurulmalıdır. kurtulmak uzun ve zorlu bir yoldur başarmak hayatla yeniden tanışmak ve güzel hayallere doğru yol almaktır.
uzak durun, uzak durun.
yeryüzünün en lanet, an adi ve en şerefsiz maddesi. satanlar, sattıranlar ve gençleri aileleriyle birlikte yakanların şerefsizlik katsayısını belirtemiyorum.
buna vücudun toleransı konusunda şöyle bişey vardı, doz aşımı ile ilgili; uzun süre aynı ortamda tüketildiğinde, alışılmış olan o ortamda bünyenin maddeye olan tolerasyonu artıyormuş ve doz değişmese bile farklı bir ortamda içmek doz aşımına neden olabiliyormuş; sonra ölüyosun tabii. bilim tekniğin bilim teknik olduğu zamanlarda okumuştum bunu orda.
ibogain'in, bunun bağımlılığını tedavi edebildiğini iddia edenler olduğunu da eklemeliyim. tabii etki oranı nedir, ondan sonra ibogain den ne kurtarıyor? filan bilemiyorum, belgeselde gördüm.
haz ilkesinin ortadan kalkmasının yanısıra yalancı filozofluk kişiliklerine bürünme, bilgi düzeyinin çok üstünde bir entellektüel performans gösterme çabasi, zengin ve geniş düşünülüyor olduğu sanısı bağımlılığının en karakteristik özelliklerindendir diye giden bir tanımına rastlayınca da, tanıdığım bazı kişileri hatırlayıp güldüğümü itiraf edeyim en son.
müptelarının bulmak için her şeyi yapabilecekleri söylenen en hafif tabiriyle zehir.örnek vermek gerekirse;
(varsayalım) hamile karısının karnında eroin olduğunu bilen bir müptela, karısının karnını deşer ve onu ordan alır.( zerre kadar abartma yoktur. )
öte yandan bırakmanın imkansıza yakın olduğu zehir. gene örnek vermek gerekirse;
rivayete göre eroinmanın birisi 10-15 sene temiz kalır. hiç kullanmaz. yıllar sonra eskiden gittiği mekanların birinde yine eski arkadaşlarından birini görür. durumdan habersiz olan eski kanka arkadaşına kıyak geçer ve eski müptelanın cebine bir şırıngalık malı bırakıverir. o kadar sene temiz kalan eski müptela hızla mekandan uzaklaşır. ama işte o paketi cebinden atacak gücü kendinde bulamaz. o lanet şeyi o kadar sene kullanmadıktan sonra kaldırıp çöpe atacak iradeyi kendinde bulamaz.( çok abartı geliyo biliyorum ama gerçek bu. )
netice itibariyle; ne olursa olsun uzak durmak gerekir. hatta koşa koşa kaçmak gerekir bu illetten. bunu kullanmaktansa boğaz köprüsüne gidin direk.
son olarak; eroinin bir basamağın sonu olduğu unutulmamalıdır. piyasadan rahatlıkça temin edebileceğiniz eski eroinmanlarının yaşamlarını anlattıkları kitaplarda da çok net görüleceği üzere bu işler hep nispeten daha zararsız maddelerin kullanılmasıyla başlar. ilk basamak uyarıcı haplar, sonraki esrar, sonraki başka bir bok ve en son durak eroin. bu haptır bu ottur diye çıkılan yol hep ona çıkmaktadır-çıkabilir.
arkadaş ortamlarında falan gaza gelmemek, sağa-sola hava olsun diye hap-esrar olayına girmemek en mantıklı karardır. bırakın onlar marjinal olsun. siz süt çocuğu-ana kuzusu olun. illa kafanızı uyuşturmak istiyosanız gidin bira için, votka için rakı için. asla ama asla bu yola girmeyin.
son derece zararlıdır ve yavaş yavaş ölüme götüren bir maddedir. eroin kullananların göz bebekleri iğne ucu kadardır. sürekli kaşınırlar yemek yemezler sadece tatlı ve sulu şeyler yemek isterler ve iğne ile alıyorlarsa bolca morlukları vardır. ya yavaş yavaş ölür eroinmanlar ya da altın vuruşla 3. bi şık genellikle yoktur...
7 iğneden sonra bağımlılık yarattığı bilimsel olarak ispatlanmıştır. 10 yıl burundan çekenler için bir şey söyleyemeyeceğim tabi, ben anlamam. lakin bir yerden sonra damardan enjekte edileceği fikrinde sanırım bilimadamları.
ilk bulunduğu dönemlerde ağrı kesici olarak tüm maddelerden daha iyi olması nedeniyle tıp alanında kullanılan, kullanan hastaların bu maddeye karşı olan aşırı istekleri anlaşıldığında piyasadan toplatılan, hatta ısrarlı hastaların bunun için eczaneleri yağmaladığı maddedir.
asıl adı wir kinder vom bahnhof zoo olan, christiane f'in korkunç anılarını anlatan bir romandır; filmi de var, isteyene link veririm.* yakınlarda olan varsa cd'sini de verebilirim.
madde olanına gelirsek, asla bırakılmaz, bırakılamaz. eroini koklayan insanın dahi eroinden öldüğü bilinen bir gerçektir; yakınından geçseniz dahi ölümünüz bu meretin elinden olur, kurtuluşu yoktur. sigaraya, esrara benzemez; feci krizlere sokar. mideyi yerle bir eder, kullanan hiçbir şey yemez, yiyemez. uzun bir intihardır sadece.