milliyetçiliküzerine çalışmış ve "milliyetçilik unutmaya ve hatırlamaya dayanır. bir millet olabilmek için yaşanan bazı olaylar unutulmalı bazı olaylar ise sürekli hatırlanmalıdır" sözünün sahibi düşünürdür.
Çocukluğunda ilahiyat okullarında okumuş ama sonraları Tanrı'ya inanmadığını ilan etmiş hatta seküler bir isa biyografisi yazarak papalığın index ine girmeyi başarmış Fransız tarihçi. islam devleti ve Papalığın özgür ve üretken aklı öldürdüğünü yazdığı için dönemindeki Osmanlı aydınları bir çok Renan Müdaafanamesi yazmış ki en meşhuru Namık Kemal'in yazdığıdır. Milliyetçilikle ilgili meşhur eseri de Sorbonne'da 1881 de verilmiş bir dersin notlarıdır. Birkaç da alıntı vereyim:
"Garip bir adamdı. Erkek gibi düşünür, kadın gibi hisseder, çocuk gibi hareket ederdi."
"Tanrım (eğer varsan) ruhumu koru (eğer varsa)"
Osmanlı imparatorluğuna karşı düşmanca tavırları ile tanınır şöyle demiştir "bir devleti kurtaran manevi bir uyanıştır. Bu milli ve romantik bir edebiyat demektir. Türkiye de böyle bir edebiyat yoktur ve olamaz. Türk edebiyatçıları hangi intikam duygularını çoğaltacaklardır? Türkiye de öyle bir şey yoktur. Türk edebiyatı sükûnet ve tasvir edebiyatıdır.
salaktır. mehmet akif in olduğu dönemden bu şekilde bahseder.
28 subat 1823 Tréguier,paris dogumlu bir fransiz filozofu ve yazaridir. bilhassa hristiyanlik tarihi uzerine yaptigi derin calismalariyla ve politik teorileriyle meshurdur. "isa'nin hayati", "irk nedir?" en onemli eserleridir. 12 oktober 1892 olmustur.
fransız politik düşünür. millet üzerine what is a nation'ı ünlüdür. homojen milliyetçiliği savunur. ona göre insanları bir arada tutan unutulmak zorunda olunan gerçekler ve ileride ortak tarih sayılabilecek suni gündemlerdir. amerikan ulusunu** bir arada tutan, her yıl herkesin gözlerini yeşerten 11 eylül gibi. evet sunidir çünkü çöl bedevisi bile amerikanın kendi işi olduğunu bilmektedir.
bir ateist değil hristiyandır. ancak döneminin hristiyanlık anlayışını doğru bulmaz.
bir konferansta islâm'a yönelttiği tenkitlerde de hristiyan hassasiyeti hissedilmektedir.
bu konferansta söyledikleri üzerine namık kemâl renan müdafaanamesi'ni yazmıştır. namık kemal'in o sırada yeteri kadar kaynağa (kitap, mecmua vs.) ulaşma imkânı olmamasına rağmen yazmış olduğu renan müdafaanamesi ernest renan'ın birçok görüşünün ne kadar tutarsız, ne kadar temelsiz olduğunu gözler önüne sermiştir.
“isa’nın hayatı” isimli eserinin harikulade olacağını umarak okuduğum, fakat bende sükutu hayal uyandırmış Fransız yazar. Ayrıca “dilin kökeni üzerine” isimli dikkate değer eserin sahibi.
türkler ve müslümanlık hakkında yaptığı tespitlere namık kemal cevap olarak renan müdafaanamesi'ni yazmıştır. henüz okumadım ama içeriğini az çok tahmin edebiliyorum.
ayrıca, "...düşüncede oldukça gözüpeksem de pratikte sonuna kadar çekingen ve kurnazım." diyerek aslında bir korkak olduğunu itiraf eden elitist bir düşünürdür kendileri. çelişkili fikirlerinin sebebi de bu muhtemelen.
