osmanlı dönemi ermeni bakan ve memurlar'ı başlığında adı geçen kişilerin 3-4 göbek öteden torunları olan kişiler tarafından katledilen devlet görevlilerimizdir. ayrıca bu başlık aracılığı ile 2006 yili ap ilerleme raporu ve turkiye başlığındaki düşüncelerinden dolayı da yeşiller partisi parlementeri cem özdemir'e selam edilebilir, tebrik mailleri atılabilir, bu insanları bize karşı avrupa parlamentosunda savunduğu için.
yine kahpeler tarafından kahpece saldırılmış türklerdir. bünyenin zayıflaması için fırsat kollayan virüsler gibi kuvvetliyken hizmetkar, zayıf düşülünce şımarık ve zalim uluslardan bir tanesinin devranın bir gün yine döneceğini düşünemeden giriştiği çirkef harekatın kurbanları.
nedense bugün akla gelenlerdir. hrant dink öldürüldü evet üzüldük ama bu insanları unutmayalım. bu insanlar öldürülürken erivan'da fransa'da ermenilerin olduğu her yerde atılan sevinç çığlıklarnı unutmayalım. herşeyi abarttığımız gibi tepkimizi gösterirken de abartmayalım. netice itibariyle belki bizim teröristimiz bi halt yemiş öldürmüş olabilir ama ermenilerin katlettiği insanlarımızı unutmayalım aynı duyarlılığı kendimize de gösterelim.
ölen şehit olmuştur ama aynı şekilde karşılık vermek ne kadar doğrudur? akıllı olalım, oyuna gelmeyelim.
edit: ulan adam çekip gitmekte haklı. bu bile kötülenir mi, şaka gibi lan!
en az hrant dink in öldürülmesi kadar acı, dehset verici ve tepki konulması gereken merhumlardır. görüldüğü üzere insan öldürmenin dini ,dili, ırkı yok. her ortamda ayrılıkcı siddete karsı konulması gerektiğinin en önemli göstergesidir bu ölümler..
bindokuz kırklarda ikinci dunya savasi surerken dunyada almanlar için hep icin nazi denilirdi. cunku sartlanmıslıklardan ötürü bir numuneye göre hareket edilirdi. turkiye cumhuriyetinde bir cok ermeni sanatcılar ve kisiler geldi gecti ''tomas fasulyeciyan, sami hazinses, nubar terziyan ve daha adi aklıma gelemeyen niceleri. bizler ve dunyada gecerli olan bir nedenlerden ötürü her olaya milliyete bir klise fikir yapıstırırız. çünkü bulgur yemekten ötürü ve vitamin eksikliginden dolayi bön düsünürüz. bunu kabul edelim. bindokuzyuz yetmislerde ve seksenlerde arz yuvarlaginda terör eylemleri ve ucak kacirmalar, suikastler girla gidiyordu. hatta refah memleketi japonyada bile bu durum vucuda gelmistir. bizler bazi olgular hakkında fikir olustururken bilgi olmayi pas geciyoruz ne yazik ki. neden ve sonuc iliskilerini gözden kaciyoruz yahut bilerek pas geciyoruz. tarihimizde osmanlının zaferleri ayrintili anlatilmis ama cöküs nedenleri ise pas gecilmis yahut selamin aleykum denilip uzerinden öylece gecilmistir. hadi onu gectim yakın tarihimizi bile adam akıllı degerlendiremiyoruz. sonunda ise kulaktan dolma bilgiler ile körlesiyoruz. ön yargilarla kendimizi sadece sonuclara yorumluyoruz. dostlarim korlerin oldugu ulkede tek gözlu krallarimiz oluyor. artik gözlerimizi acmamiz lazim . cunku hepimiz icin (hadi kendinizi gectim) gelecek icin artik sapkamizi cikartip gercekten yuzlesmis gerekiyor. biz ki nalıncı keseri gibi her seyi kendine yontmaya calisan bir halkız. kendimizi masallarla uyutmaya ve hakikatler yuzumuzu tokat gibi vurdugu icin gamlıyız. hulyalarda dolasiyoruz. artik kemikleri bile kalmamis insanlarin meselesinin cözümünü zorlastiriyoruz. ne yazik ki a'DAn z ye her isimiz böyle. reel olarak son 40 yildir hangi sorunu cözdük? hangi konularda hakliyken haksiz duruma dustuk. hangimiz gunahlarinin kefaretini ödemek istedi. bu yalnis anlasilmasin bu diplomatlarimiz bir kurbandir. kahraman degil. kendi yaptigimiz tarihler boyu kendimizle yuzlesemedigimiz korkularimizin kurbanlaridir. belki bu korkularla yuzlesebilsek bu diplomatlar su anda yasiyor olurdu ve gunluk mesgaleri ile ugrasiyor olurdular. ama ne yazik ki bu gidisatla daha cok kurbanlar verecegiz.
--spoiler--
Gözlerin rengi, biçimi ne kadar farklı olursa olsun gözyaşlarının rengi aynıdır.
(bir afrika atasözü)
--spoiler--
