şimdi zart osmanlı belgelerinde ermenilere iyi davranılması emredilmiş, zart ermeniler durduk yere katledilmiş bunlardan bahsetmeyeceğim. ermeni soykırımının canice olduğunu ve türkiye'nin özür dilemesi gerektiğini düşünenlerin çelişkisini dile getireceğim.
eğer bir grup insan ölmüşse, ne şekilde olursa olsun. bunun cezası, faturası birisine kesilmelidir. kaç kişinin öldüğü önemli değildir. bir kişide olsa, bin kişide olsa, can candır, canlar yine candır. neyse, ölen türk sayısı ve ölen ermeni sayısını oranlayıp, ölüm oranının ermenilerde çok daha üst safhalarda olduğunu söyleyenlerin içinde bulunduğu çelişkiye değinmek istiyorum:
az önce dediğim gibi, ne oran ne sayı. sonuçta birisinin hayatı haksız ve acı bir olayla sonuçlandıysa, bu olayın gerçekten soruşturulması gerekir. benim az önce sarfettiğim lafları sarfeden birçok ermeni biliyorum. fakat burada durmak istiyorum, madem ne soykırımun tanımı, ne zartın zurt oluşu ne de şunun bu oluşu, hiçbiri önemli değilde bireylerin ölmesiyse neden o zamanki ermeni popülasyonuyla ölen ermeni sayısı, ölen türk sayısıyla yaşayan türk popülasyonu oranlanıyor? ölen türklerin sayısını, yaşayan türklere göre oranlayarak indirmek, sizin anlayışınıza ters düşmüyor mu? sonuçta bizim insamızda bu talihsiz olayda can veriyor? sonuçta bizim insanımızda haketmediği bir ölümü tadıyor? ayrıca bizim daha "çok" insanımız ölüyor!
ben ermeni soykırımına, inanmıyorum artık. zira ermenilerin bu konuda istedikleri tek şey toprak talebiyle tazminat bedeli. başka hiçbir şey açlıklarını gidermeyecek. oranlama yöntemiyle türk ölümlerini küçülterek, üzerine bir de "özür" isteyen birisine, afedersin, en nefret ettiğim hayvanı, kediyi bile vermem ben. ah pardon, "sadece" özür dedim, üstüne bir de para ve toprak...